Geçtiğimiz Salı günü bir vesile dolayısıyla Ankara gitmemiz icap etti. Günü birlik gidip, geleceğimiz için otobüsle seyahat etmeyi tercih ettik.

Geçtiğimiz Salı günü bir vesile dolayısıyla Ankara gitmemiz icap etti. Günü birlik gidip, geleceğimiz için otobüsle seyahat etmeyi tercih ettik. Sabahın erken saatlerinde Kırşehir’den başlayan yolculuğumuz çok iyi geçiyordu. Tabiri caizse yollar kaymak gibi, arabalar da konforluydu. Bir an eşime dönerek “Allah devletimize zarar vermesin, yollar çok güzel oldu, bak sana sakin ve rahat yolculuk yapıyoruz” dedim.
Ben eşime bu sözü söyledim söylemesine de lakin bir müddet gittikten sonra gördüğüm manzara karşısında hem yüzüm ekşidi, hem de yollar hakkında eşime söylediğim güzel sözler için pişman oldum. Çünkü Kırşehir’in Akpınar ilçesini geçtikten sonra Hamit kasabasına kadar yolun tek yola ve gidiş geliş tek şeride düşürüldüğünü, yollarının bozularak sil baştan yapıldığını gördüm ve şok oldum.
Yıllardır Kırşehir-Ankara arasında seyahat ederim. Her ne hikmetse bu yollar bir türlü bitmek bilmiyor. Yapıldı, bitti derken yollar tekrar sökülüyor, kazılıyor, kepçeler, greyderler, ağır vasıta araçları, silindirler çalışıyor, sil baştan yol yapılıyor.
Bırakın birkaç yılı on yıldan fazla süredir bu yolların bitmemesi, biten yolların tekrar sökülerek yeniden yapılması akıllara durgunluk veriyor, vatandaşın zihnini karıştırıyor, vatandaşa işkence çektiriyor, sıkıntıya sokuyor ve kazlara neden oluyor.
Kırşehir-Ankara arası yaptığım her seyahatte yollarda bir başka bölümün bittiğini, bir başka bölümün sökülerek yeniden başladığına şahit oluyorum. Bir bakıyorsunuz Kırşehir-Akpınar arası yollarda çalışmalar yapılıyor, yollar tek şeride düşürülüyor. Başka bir zaman Akpınar ilçesi ile Hamit kasabası, Hamit-Keskin veya Keskin-Kırıkkale-Ankara arasında yollar yapılıyor, bozuluyor, sökülüyor, tek şeride düşürülüyor. Bu durumu bir türlü anlamıyor ve izah edemiyorum.
Eğer bitti denilerek hizmete açılan yollar kısa bir süre sonra tekrar bozuluyorsa, bozulmasına sebep olan teknik durum nedir, hata kimdedir bunu iyi analiz etmek gerekiyor. Eğer yapılan yol teknik açıdan tekrar bozuluyorsa o zaman neden hizmete açıldı, kim teslim etti, kim teslim aldı ? Yapılan yollar bozuluyor, bozulan yollar tekrar yapılıyor ve devletin trilyonlarca Türk Lirası zararı oluyor. Devletin zararı ve meydana gelen israf dışında vatandaşın çektiği çile, yaşadığı işkence ve meydana gelen kazalarda çabasıdır.
Bu konularda yetkililerin kamu oyunu bilgilendirmesi doğru olacaktır. Zira ben dahil herkes Kırşehir-Ankara arasındaki yolların bir daha bozularak yeniden yapılmaması şartıyla ne zaman biteceğini, vatandaşın işkenceden, çileden ne zaman kurtulacağını merak ediyoruz. Çünkü ömür bitiyor, yol çalışmaları bitmiyor, gelecek nesillere aktarılıyor.
Kimseler yazdığım yazıyı bir yerlere çekmesin, altından buza aramasın. Bu yazıyı yazmaktaki amacım sorunu gündeme getirerek sadece ve sadece doğru bilgiye ulaşmaktır. Birilerini karalamak, suçlamak, eleştirmek, düşman kazanmak, gündemde kalmak, taraftar toplamak ve bağcıyı dövmek değil tekrar ediyorum sonuç almaktır. Belki bu yazım bir vicdanı rahatsız eder ama bir felaketi önceden haber verir, bir kitleyi uyandırır düşüncesiyle hareket ediyoruz.
Allah korusun Kırşehir-Ankara yolunda her gün ölümle yaşam arasında gidip gelen insanımıza bir şey olursa bunun vicdan azabını taşıyamaz, Allah'a hesabını veremeyiz.
İnşallah bu trajikomik yol çalışmaları rezalete dönüşmez, yıllarca sürmez, bir an önce biter, vatandaşlarda rahat eder.