Kırşehir Türk Ocağı Başkanı Süleyman Doğan:

 ”İstiklâl Marşımız, bizim umut pınarımızdır, milletimizin şanlı destanıdır”

Kırşehir Türk Ocağı Başkanı Süleyman Doğan, İstiklal Marşı’nın kabulünün 102. yılı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

Başkan Doğan, yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Büyük şair Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan İstiklal Marşı, dünyadaki en haklı, en kutsal savaşlardan birini, sömürgeciliğe karşı verilmiş ilk kurtuluş savaşını, ulusal haykırışı, direnişi, heyecanı anlatan, Türk milletinin mücadeleci ruhunu, bağımsızlık aşkını, sömürgeci güçlere karşı dik duruşunu yansıtan eşsiz bir eserdir. Mehmet Akif, güçlü anlatımıyla seçkin bir eser oluşturmuş, özlü dizeleriyle ulusumuzun, ülkesine yönelen tehditlere kararlılıkla direneceğini; bağımsızlığını koşullar ne olursa olsun koruyacağını dünyaya duyurmuştur.

“İstiklal Marşı’ndaki yüce duyguların ve eşsiz anlatımın dayandığı temelleri, Akif’in de içinde olduğu, Milli Mücadele’nin olağanüstü koşullarında ve hiç kuşkusuz büyük şairin taşıdığı yüksek ruhta, vatanperverlikte, ulus ve insanlık onuruna düşkünlüğünde, ayrıca sanat gücünde aramalıdır. İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif’in, en büyük özelliği, ortaya koyduğu fikirleriyle, yaşadıklarının birebir örtüşmesi, özü neyse sözünün de o olmasıdır. İşte bu özelliğinden dolayıdır ki Akif, kendi milletine bir yabancı gibi bakmamıştır. Milletinin sorunlarını, kendi sorunları olarak kabul etmiştir. Onun kaleme aldığı İstiklal Marşı da, milletiyle olan bu kutsal bağın en güzel dizeleridir. Bu nedenle İstiklâl Marşı, bizim umut pınarımızdır, milletimizin şanlı destanıdır.

“Ülke ve Millet olarak içinde bulunduğumuz bu zor günlerde yazıldığı günlerde tarihten silinmek istenen bir milletin uyanışını, dirilişini, milli ve manevi değerler etrafında yeniden var olma mücadelesini simgeleyen, milli mücadelenin en edebi özeti olan İstiklal Marşımızı ve İstiklal Marşımızın Şairi Mehmet Akif ERSOY ‘hakkıyla anlamak ve ona minnet borcunu ödemeyi gerektirir.

“Büyük Şair Mehmet Akif ERSOY yazdığı İstiklal Marşında; “Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak” sözleriyle BAYRAK İNMEZ; “Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli- ebedi yurdumun üstünde benim, inlemeli …” sözleriyle EZAN DİNMEZ Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda… / Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden naaşım” sözleriyle ŞEHİTLER ÖLMEZ; “Arkadaş yurduma alçakları uğratma sakın… / Verme –dünyaları alsan da- bu cennet vatanı” sözleriyle VATAN BÖLÜNMEZ; “ Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım, hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım” sözleriyle TÜRK YENİLMEZ, ESİR EDİLMEZ; demek istemiş, bu şekilde düşmanı uyarmaya, hitap ettiği milleti de uyandırmaya çalışmıştır. Konuşmama son verirken Ulu Önder’imiz Mustafa Kemal Atatürk, aziz şehitlerimiz ve İstiklal Şairimiz merhum Mehmet Akif’i şükran ve minnetle yâd ediyor ve son sözü yine üstadın dizelerine bırakıyorum: “Allah, bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” Ne Mutlu Türküm Diyene!....” (HABER: İLKNUR ÖNCÜ)