Güney Kore merkezli bir araştırmaya göre, iklim değişikliği nedeniyle Türkiye’de bazı şehirler içme suyunun tükeneceği “Sıfır Günü Kuraklığı” riskiyle karşı karşıya. Pusan Üniversitesi tarafından yürütülen ve Nature dergisinde yayımlanan çalışmada, Adana ve Mersin’in 2030’da, İstanbul ve Diyarbakır’ın ise 2050’de bu kritik eşikle yüzleşebileceği öngörülüyor.

Araştırmada buharlaşma, nehir akışı, barajların kuruma süresi gibi parametreler dikkate alındı. ABD ve Fransa merkezli iki farklı modelle yapılan projeksiyonlara göre, yüksek emisyon senaryoları altında dünya genelinde kuraklığa eğilimli bölgelerin %74’ü 2100’e kadar benzeri görülmemiş su kıtlığı yaşayabilir. Akdeniz, Güney Afrika ve Kuzey Amerika gibi bölgelerde bu risk daha erken ve daha sık ortaya çıkabilir.

Prof. Dr. Christian Franzke, suyun verimli kullanımının yeni altyapı yatırımlarından daha etkili ve düşük maliyetli olduğunu vurgularken, su kıtlığının tarım, enerji ve sanayi gibi sektörlerde ciddi ekonomik kayıplara yol açabileceğini belirtti. Ayrıca uzun süreli kuraklıkların ekosistemleri bozarak su kalitesini düşürebileceği ve halk sağlığını tehdit edebileceği ifade edildi.

426 Vaka Raporlandı, Yeni Yasa Yolda!
426 Vaka Raporlandı, Yeni Yasa Yolda!
İçeriği Görüntüle

Türkiye Su Enstitüsü’nden Dr. Tuğba Evrim Maden ise, 2050 itibarıyla dünya genelinde yaklaşık 5 milyar insanın su stresiyle mücadele edeceğini ve iklim değişikliğinin yağış rejimlerini bozarak bu riski artırdığını söyledi. Sürdürülebilir su yönetimi, iklime dayanıklı tarım ve güçlü yönetişim mekanizmaları, bu tehdide karşı alınması gereken önlemler arasında gösteriliyor.

Kaynak: Anadolu Ajansı