Son günlerde Kırşehir merkezinde belediyenin su isale hattı, jeotermalin boruları, MEDAŞ’ın elektrik hatlarını yenileme çalışmalarından kaynaklanan yoğun bir çalışma var. Bu çalışmalardan dolayı su ve elektrik kesiliyor, trafik çekilmez hale geliyor, ortalık toz, toprak, duman, çamur oluyor, doğalgaz hatlarında patlamalarla birlikte epeyce sıkıntıları da beraberinde getiriyor.

Son günlerde Kırşehir merkezinde belediyenin su isale hattı, jeotermalin boruları, MEDAŞ’ın elektrik hatlarını yenileme çalışmalarından kaynaklanan yoğun bir çalışma var. Bu çalışmalardan dolayı su ve elektrik kesiliyor, trafik çekilmez hale geliyor, ortalık toz, toprak, duman, çamur oluyor, doğalgaz hatlarında patlamalarla birlikte epeyce sıkıntıları da beraberinde getiriyor.
Bu çalışmaları yapanlar Kırşehir’in ilerisi için faydalı çalışmalar yaptıklarını söylerken, vatandaşlarda meydana gelen arızalardan, kesintilerden, trafik karmaşıklığından isyan ediyor, ilgili makamlara küfür ediyor, veryansın ediyor.
Ancak hiçbir vatandaşta Kırşehir’in geçmişini sorgulayarak, bu günlere nasıl gelindi deyip, Kırşehir’in problemlerinin yeni olmadığını yıllar öncesinden Kırşehir’in imarını yapanların sadece günü kurtarmak, “ aman canım Kırşehir’den ne olacak biz şimdilik günü kurtaralım, bizden sonra ne olursa olsun “zihniyetiyle yaptıkları hataların bedelini şu anda Kırşehir’i yönetenler ile Kırşehir’de yaşayanların ödediklerini de düşünmemektedirler.
Halbuki belediyesi 1879 yılında kurulan Kırşehir’in her tarafı boş arsa iken, nüfusu azken imar planının ilerisi düşünülerek adam akıllı yapılsaydı bu sıkıntılar yaşanır mıydı ?
Kırşehir’in yolları zamanında geliş, gidiş olarak ikişer şeritli yerine beşerli şeritten on şerit yapılsaydı her iki yolun ortasına bir şeritlik çiçek ve yeşillendirme alan yapılsaydı, otopark alanları düşünülseydi, binalar birbirine bu kadar yakın olmasaydı, insanların rahatça yürüyebileceği kaldırımlar yapılsaydı, yeşil alanları, park alanları, oyun alanları, spor alanları ile aklımıza gelebilecek her türlü hizmetler, yatırım ve projeler o günü kurtarmak yerine yüz veya yüz elli sene ilerisi düşünülerek planlansaydı bugün çektiğimiz sıkıntıları çekmeyeceğimiz bir gerçektir.
Geçmişten itibaren geleceği düşünemeyen günü kurtarmak isteyen dar beyinlerle, siyasilerin sizin için çalışıyoruz, Kırşehir için çalışıyoruz, bizler sizler için varız, Kırşehir’i kalkındırıyoruz, geliştiriyoruz diyerek eski hizmet binalarının yıkılarak yenilerinin yapılmasını hizmet olarak, kalkınma olarak gösterilerek Kırşehir uyutulmuş, avutulmuş ve bu günlere getirilmiştir.
Kırşehir’in nüfusunu artıracak, işsizliği azaltacak, fabrikalar, demir yolu, hızlı tren, askeri birlik gibi yatırımların sadece basın toplantılarında gündeme getirilmesi onun dışın hiçbir çalışma yapılmaması da ayrıca köşe yazısı konusu olup, bu konu hakkında da yazımın hazır olduğunu biraz daha gelişmeleri takip ettikten sonra yayınlayacağımı da belirtmek istiyorum.
Onun için geçmişten gelen hataların günahını şimdiki yöneticilere ve hizmet edenlere yüklemek doğru bir anlayış olmadığı gibi dar alanda imar edilmiş Kırşehir’in fiziki yapısının bozularak büyütülmesi, yolların genişletilmesi imkanı olmadığın göre var olanla yetinmeye devam etmek mecburiyetindeyiz.
Dar yollar, cadde ve sokaklar, caddelere park edilen araçlar, trafik çilesi Kırşehir’in en büyük problemlerinden olup, kolayca halledilebilecek bir iş değildir. Ancak askerlik şubesi kavşağından Ankara Caddesi ve Terme Kavşağı’na kadar olan yol sadece gidiş, askerlik şubesinden başlayan Cumhuriyet İlkokulu, yeni adliye binası ve mermerler cami istikametindeki yol da geliş yolu olabilir mi gibi çeşitli fikirler üretilebilir. Üretilir üretilmesine de bu fikirler de Kırşehir’e ne kazandırır, ne kaybettirir iyi idrak etmek gerekir.
Şimdi geriye dönmeden yapılan hizmetlerin zaruri hizmetler olduğundan saygı duymak, sabır göstermek gerekir. Zira her gecenin bir sabahı olduğu gibi bu sıkıntılı günlerinde geçeceği hesap edilmesi gerektiği gibi yeni yapılacak yatırımların, plan ve projelerin Kırşehir’in geleceği düşünülerek yüz veya yüz elli yıl ilerisi düşünülerek yapılmalıdır.
Birde son günlerde Kırşehir’de vilayet konağı tartışması da bitmek bilmiyor, Ankara caddesindeki eski yerine mi yapılsın, terme caddesine mi yapılsın, şehir dışına mı yapılsın ? Her kafadan bir değil, birçok ses çıkıyor. Bazıları Ankara caddesindeki esnafın işlerinin iyi gitmediğinden Ankara caddesine, bazıları da hizmet binalarının şehir merkezinde dar bir alanlara değil de şehir dışına yapılması gerektiğini söylüyorlar. Nasrettin hoca misali herkes haklıdır.
Ancak bu konuda da Kırşehir’in geleceği düşünülmeden konuşmalar yapılmaktadır. Kırşehir eskisi gibi kasaba görünümde bir şehir değil nüfusu yüz otuz bin olmuş, her hizmetlerin aynı binada yapılması küçük kasabalara ve ilçelere mahsustur, gelip büyüyen şehirlerde eskisi gibi tek bir alanda hizmet verilmemekte, şehirlerin gelişimi ve her kesimden esnafa faydası olacak şekilde şehirlerin değişik bölgelerine binalar yapılarak hizmetler verilmektedir. Kırşehir’de de hizmet eden kaç kurum varsa bunlar Ankara Caddesi, Terme Caddesi, Kırşehir Lisesi Caddesi ve M. Ali Altun Caddeleri’ne eşit şekilde dağıtılarak yapılırsa Kırşehir’in gelişmesine de katkı sağlar ve her bölgedeki esnaflara faydası olur görüşündeyim.
Bir defa Kırşehir’de her şey elimizin altında olsun, her şey bize yakın olsun veya her kurum benim istediğim yere, arsamın yanına, tarlamın başına yapılsın, arsam, tarlam, evim, dairem değerlensin gibi sığ zihniyeti bir tarafa bırakarak Kırşehir’in geleceğini düşünmeliyiz.
Eğer geçmişte bu şekilde hareket etmeseydik Ahi Evran Üniversitesi çok daha iyi bir alana ana cadde üzerine, organize sanayi bölgesi kuytu bir alan yerine Petlas’ın yanından Mucur istikametine doğru kurtulsaydı daha iyi gelişirler ve büyürlerdi. Bunlar geçmişte Kırşehir’in geleceği düşünülmeden yapılan hatalardır.
İnşallah bu hatalardan ders alır ve yapılacak her hizmet Kırşehir’in en az yüz, yüz elli sene ilerisi düşünülerek yapılır. Aksi olur da sadece günü kurtaralım derseniz her daim bu sıkıntıları çekmeye devam ederiz.