Kırşehir İl Sağlık Müdürlüğü Ramazan ayı boyunca oruç tutan kişilerin, Bayram ve sonrasında beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiği belirtilerek bayram sonrası aşırı beslenme bazı problemleri beraberinde getireceği ifade edildi.

Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, sağlığın korunması ve geliştirilmesinde hayatın her döneminde yeterli ve dengeli beslenmenin, en önemli faktörlerden biri olduğu bildirildi.

Ramazan ayı boyunca oruç tutan kişilerin, günlük öğün sayısını azalttıkları için beslenme düzeninde değişiklikler meydana geldiğine dikkati çekilen açıklamada, "Ancak bayramda normal yeme düzenine geçildiğinde psikolojik olarak daha fazla yemek yeme eğilimine girilmektedir. Bazı kişiler hala kendilerini oruç tutuyor zannederken, bazı kişiler ise 'oruç bitti şimdi yeme zamanı' diyerek aşırı miktarda besin tüketirler. Bayram sonrası aşırı beslenme bazı problemleri beraberinde getirecektir" dedi.

Bayramda artan tatlı tüketimi konusunda da vatandaşları uyaran Kırşehir Sağlık Müdürlüğü, aşırı tüketimin sindirim sisteminde ve diğer organlarda çeşitli rahatsızlıklara yol açabileceğini vurguladı.

Sağlıklı bir bayram geçirilmesi adına dengeli beslenmeye özen gösterilmesi istenen  açıklamada, bayramda ve bayram sonrası sağlıklı beslenme önerileriyle ilgili şu bilgileri verdi:

“Yaşamın her döneminde yeterli ve dengeli beslenme sağlığın korunması için esastır. Bu nedenle, dört besin grubunda bulunan çeşitli besinler en az 3 ana ve 2 ara öğünde yeterli miktarlarda alınmalıdır. Süt grubunda yer alan süt, yoğurt, et grubunda yer alan et, tavuk, yumurta, peynir, kuru baklagiller, sebze ve meyve grubu ve tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna, pirinç vb. besinlerin her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesi önerilmektedir. Hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalı ve gün boyu öğün atlanmamalıdır.

Besinler iyi çiğnenmeli, yavaş yavaş, azar azar ve sık yenilmelidir. Ramazan bayramı boyunca tatlı, çikolata tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır. Eğer tatlı tüketmek çok isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Bayram süresince ve bayramdan sonra da sıvı alımı arttırılmalı, günde yaklaşık 1.5- 2 litre su içilmeli, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlere ayran, komposto gibi sıvı gıdalar eklenmelidir.

“Ramazan ayı süresince oruç tutma nedeniyle yaşanan kabızlık gibi bazı sindirim sistemi rahatsızlıklarının önlenmesi açısından mevsiminde bol sebze ve meyve tüketimi önemlidir. Yetişkin bireylerin imkanlar dahilinde günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeleri önerilmektedir. Şeker, kalp ve yüksek tansiyon hastaları ile kronik hastaların, sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermeleri önemlidir. Ayrıca, 0-12 yaş grubu bebek ve çocukların, büyüme ve gelişime katkısı olmayan, boş kalori kaynağı şeker ve şekerli besinlerden uzak tutulmaları, bu tür besinlerin tüketiminden sonra diş temizliğine özen gösterilmesi gerekmektedir. Özellikle yaşlılar ve tansiyon hastalarının gün boyu kahve ve çay tüketimlerine dikkat etmeleri, bitki çaylarını tercih etmeleri, günde 2 fincandan fazla kahve tüketmekten kaçınmaları önerilmektedir. Ramazan boyunca önerilen sahur yemekleri ramazan sonrası gece yemek seklinde sürdürülmemeli, gece öğününde meyve, yoğurt gibi besinlerin tüketimi tercih edilmelidir. Şeker ve şekerli ürünleri satın alırken Tarım ve Köy işleri Bakanlığı'ndan izinli olmasına, son kullanma tarihi geçmemiş ve ambalajı bozulmamış olmasına dikkat edilmelidir. Her gün düzenli yapılan fiziksel aktivite, fiziksel ve zihinsel sağlığı olumlu yönde etkilemekte, oruç tutma nedeniyle azalan metabolizma hızının artmasına imkan sağlamaktadır. Bu nedenle, "yaşam stili aktiviteleri" olarak adlandırılan yürüyüş, bahçe işi ile uğraşma, araba yıkama, bisiklete binme, merdiven kullanma vb. gibi aktivitelerle aktif bir yaşama başlamaya karar verilerek düzenli aktivite yaşamın bir parçası haline getirilmelidir.” (HABER: BEYHAN BALLI)