dava

Kırşehir'de 8 Eylül'de çıkan olaylarda Lise Caddesinde, Eşref Odabaşına ait yakılan Gül Kitapevi'yle ilgili açılan davada 3'ü tutuklu 14'ü tutuksuz, toplam 17 sanıkla ilgili 2.duruşma bugün Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.

Kırşehir'de geçen yıl 8 Eylül'de düzenlenen "teröre lanet yürüyüşü" sonrasında çıkan olaylarda kitapevinin yakılmasıyla ilgili davaya bugün Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
"Kasten öldürmeye teşebbüs, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, mala zarar verme, iş yeri ve mülk dokunulmazlığını ihlal etme, kanuna aykırı gösteri ve yürüyüş düzenleme, yönetme" suçlamalarıyla açılan davanın ikinci duruşmasına tutuklu sanıklar Mustafa Tekden, Ramazan Doğan, Ramazan Akçakaya, 10 tutuksuz sanık, kitapevinin sahipleri Eşref Odabaşı, Sait Akıllı ile taraf avukatları katıldı.
Eşref Odabaşı’nın vekili Av. Levent Kanat söz alarak “Öncelikle mahkeme başkanı ve üyelerinin için reddi hakim talebinde bulunuyoruz. Öncelikli bu hususta bir karar verilsin. Dosyada TCK 81 madde için başta kamera görüntüleri olmak üzere yeterince ciddi delil olduğunu düşünmüyoruz. Faille aynı eylem içinde bulunan fail gibi cezalandırılır hükmü uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Ayrıca hakim açısından bir gün sonra herhangi bir değişiklik olmamasına rağmen tahliyeye ilişkin fikrini değiştirmiştir. Bunların hukuki dayanağından yoksun değerlendirmeler olduğunu düşünüyoruz. Yargılamanın bu aşamadan sonra bölümlerinin adalete uygun bir yargılama yapılması hususunda ciddi tereddütlerimiz olmuştur. Netice olarak hakim hakkında reddi hakim talebinde bulunuyoruz” dedi.
Bunun üzerine söz alan sanık avukatı Bülent Demirbaş, 15 Aralık'ta görülen ilk duruşmada yeni deliller ortaya çıktığını, kitapevi sahipleriyle ilgili PKK'yı öven sosyal paylaşım sitelerindeki yazıların mahkemeye delil olarak sunulduğunu belirtti.

Kırşehir'deki olaylarla ilgili davalar
Reddi hakim talebinin reddini isteyen Demirbaş, "İlk duruşmada ciddi gelişmeler yaşanmıştır. Bunlardan birisi, olayların etnik kökenden kaynaklanmadığıdır. Kitabevi sahibi, Kürt kökenli olmadığını beyan etmiş, bir PKK'lının resmini de Facebook sayfasından paylaştığını açıklamıştır. Yine kitapevi sahiplerinden Sait Akıllı, olayların siyasi görüşlerinden dolayı çıkmış olabileceğini söylemiştir. PKK’ya destek şüphesi olan insanların garip bir Maraş olaylarına benzetmesi savunmalarına semin hazırlamıştır. Özellikle bir önceki celsede müdahil avukatlarında talepleri ile zapta geçirdikleri ‘kahrolsun PKK’ sloganları atılmıştır. Eşref Odabaşı'nın PKK'yı öven başka paylaşımlarını da mahkemenize sunuyoruz. Bu gelişmeler ışığında reddi hakim taleplerinin davayı uzatmaya yönelik talepler olduğunu düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Sanık avukatları, yaklaşık 6 aydır cezaevinde bulunan müvekkillerinin mağdur olduğunu savunarak, tahliyelerini talep etti.
Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı da reddi hakim talebinin reddini ve tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını istedi.
Mahkeme heyeti, reddi hakim talebinin değerlendirilmesi amacıyla dosyanın Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, tutuklu sanıklardan Mustafa Tekden'in tahliyesine, diğerlerinin tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 5 Nisan'a erteledi.
Kırşehir'de, geçen yıl 8 Eylül'de düzenlenen "teröre lanet yürüyüşü" sonrasında çıkan olaylarda bazı iş yerlerine zarar verilmiş, olaylarla ilgili soruşturmada gözaltına alınan 74 kişiden 22'si tutuklanmış, haklarında davalar açılmıştı.
Kitapevinin yakılmasına ilişkin davanın ilk duruşmasında 7 tutuklu sanıktan 4'ü tahliye edilmişti.