Kırşehir’de çocukluğundan beri ahşap oyuncak yapmayı hayal eden 53 yaşındaki bedensel engelli işçi emeklisi Yılmaz Tat, çocuklar için ahşap oyuncak tasarlayıp yapıyor.
Kırşehir’de yaşayan doğuştan iki bacağından bedensel engelli olan 3 çocuk babası Yılmaz Tat, tıpkı bir marangoz gibi ahşapları ince işçilikle oyuncağa dönüştürüyor.
10 yıl önce belediyede engelli işçi iken ve daha sonra emekli olan Yılmaz Tat, Kırşehir Belediyesi Neşet Ertaş Kültür Sanat Merkezi’nde açılan ‘ahşap oymacılığı’ kursuna kayıt oldu. Kurs Öğretmeni Ergün Toprak’tan aldığı uygulamalı ders sonrası Yılmaz Tat, ahşap kesme makinesinin başına geçerek o ahşapları ince bir işçilikle oyuncaklara ve hediyelik eşyalara dönüştürüyor.
Çocukluktan bu yana ahşaptan oyuncak yapma hayalini kurduğu ve emekli olduktan sonra bu hayalini gerçekleştiren Yılmaz Tat, “Bütün oyuncak çeşitlilerini yapıyorum. Bu konuda sınır tanımıyorum. Hepsini yapmaya çalışıyorum” dedi.
“ENGELİM, HAYALİMİ GERÇEKLEŞTİRMEME ENGEL OLMADI”
Hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Tat, “Bedensel engelle sahip olmam burada bu işi yapıyor olmama engel değil. Elim çalıştığı için en güzel şeyleri yapmak istiyorum. Hocamıza gereken şeyleri danışıyoruz. O bize yol gösteriyor, kalıpları, şekilleri veriyor .Biz de ona göre üretiyoruz ve ürettikçe de bundan daha çok keyif alıyoruz. Daha yenilikler yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“BÜTÜN OYUNCAK ÇEŞİTLERİNİ YAPIYORUM”
Yaptığı işten keyif aldığını ifade eden Yılmaz Tat, sözlerine şöyle devam etti:
“Emekli olduktan sonra boş zamanlarımı değerlendirmek için ahşap oymacılığı bölümüne gelerek buraya kayıt yaptırdım. Burada samimi bir ortam oluştu. Arkadaşlarımızla aile gibi olduk. Elimizden geldiği kadar çocuklar için bazen mutfak eşyaları bazen süs eşyaları ahşaptan olmak üzere doğal şekilde üretmeye başladık. Bütün oyuncak çeşitlilerini yapıyoruz. Bu konuda sınır tanımıyoruz. Hepsini yapmaya çalışıyoruz. Benim içimden çocuklara yönelik bir şeyler yapmak geliyor. Çocukları seviyorum. Benim de 5 yaşımda çocuğum var. Elimden geldiğince plastik oyuncakları eve koymuyorum. Küçük de olsa buradan yaptığım oyuncakları çocuğuma götürüyorum. O da artık alıştı, seviyor.” (HABER: BEYHAN BALLI)