ACIMIZ BÜYÜK

 Ne siyaset, ne Kırşehirspor'dan bahsedecek durumumuz kalmadı. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 deprem üzerine bu iki konuya girmek hiç yakışı kalmazdı.

Pazar’ı Pazartesi’ye bağlayan gece, sabaha karşı korkunç bir deprem yaşandı.

Merkez üssü Kahramanmaraş olan deprem Güneydoğu’daki 10 ilde şiddetli olmak üzere Kırşehir dahil bir çok ilde hissedildi.

Pazartesi öğlen saatlerinde ilimizde de tekrar bir sarsıntı hissedildi.Bu korkunç depremin 1939 depremi ile aynı şiddette olduğu söyleniyor.

Bu acı olay öyle bir zamana denk geldi ki acımız daha da çoğaldı.

Bu kara kışta evi barkı yıkılan,arabası olmayan insanlar ne yapacaklar? Geceyi nerde nasıl geçirecekler? Çok zor bir durum.

Sosyal medyadan almış olduğumuz haberlere göre kurulan tek bir çadır bile yok. İnsanlar saatlerdir aç bir çorbaya bile muhtaçlar. Buradan içimiz sızlıyor ama elimizden bir şey gelmiyor.

Haberlerden dinlediğimiz kadarıyla siyasiler makam arabalarının içinde deprem bölgelerinde inceleme yapıyorlar.Tabi onlar vekil biz asiliz! Ülkenin nimetleri onları için var, biz asiller kimleriz ki!

Dün saat 14.00 itibariyle can kaybı sayısı 3 bin 432 idi. Kurtarma çalışmaları devam ediyor, can kaybının artmasından endişe ediliyor ve artacağı kesin kaçınılmaz bir sonuç.

Sayısız bina yerle bir oldu, bina yıkımlarının nedenleri belli.

Peki, bunu kim sorgulayacak, bu binalar neden tuzla buz gibi yıkılıveriyor?

Bu inşaatı yapanlardan bunlara ruhsat verenlerden hesap sorulmayacak mı?

Japonya’da daha büyük deprem vakaları yaşanıyor. Ama bizdeki gibi yüksek katlı binalar yerle bir olmuyor.

Akıl almaz bir şekilde koca koca yapılar sallanıyor, ama bir türlü yerle yeksan olamıyorlar.

Neden acaba?

Nedeni belli…

Acımızı içimize atıp susmaktan başka ne yapabiliriz ki!

Gücü olanlar, yapması gerekenler ne yapıyorlar ki!

Geçmiş olsun Türkiye'm.

Başımız sağ olsun…

Canını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum.