Geride bıraktığımız 2020 yılı Elazığ depremiyle başlamış, koronavirüs salgını derken İzmir depremi gibi felaketlerle devam etmişti. Yani ekonomi ve  sağlık açısından bizleri bayağı zora soktu. Tabiri caizse hem korkuttu, hem yordu, hem hırpaladı, çok sayıda tanıdıklarımız, deprem ve korona virüs salgınında hayatlarını kaybettiler. Depremle çadırlarda, korona virüsle maskeyle yaşamayı öğrendik. 2020  insanlara geçim sıkıntısını ve diğer derdini unutturdu. Herkes birbirinden korkar oldu. Sizleri bilmiyorum ama ben tokalaşmayı dahi özledim.  
Kısaca zor bir yıl geçirdik. Ancak bu korona  salgını  bizlere evde oturmayı öğreten salgın oldu. Sizle oturmazsanız ben oturturum dedi. 2020 adeta ezber bozan enerjisel olarak hayatımızı tam anlamıyla altına üstüne getiren bir yıl oldu.  
Kısaca felaketlerle dolu  bir yılı geride bıraktık. 
2020 yılına Kırşehir açısından baktığımızda korona virüsü  dışında  değişen fazla bir şey olmadı. Her zaman olduğu gibi Kırşehir yine sahipsiz, yine garip kaldı. Yatırımlar yapılmadı, organize sanayi bölgesi geliştirilip, büyütülmedi, işsizlik azalmadı, vilayet konağı olarak başlanan ve KYK’na devredilen  inşaatta  çalışma anlamında bir şey yok, yaprak kımıldamıyor, akıbetini merakla bekliyoruz.  
“2021 nasıl olacak?” diye kendi kendime düşündüğüm zaman perşembenin gelişi çarşambadan belli olur misali 2021 yılı için de sağlam bir ışık görememekteyim. Çünkü Kırşehir’i düşünen yok, herkes kendi keyfinde, kendi menfaatinde, işsizlik varmış, yatırımlar gelmiyormuş, göç veriyormuş kimsenin umurunda değil. Kırşehir, herkes kendi  havasında. 
Bizim biran önce Kırşehir’i düşünmemiz, Kırşehir için yaşamamız gerek, çünkü gidecek başka yerimiz yok.  
Bunun içinde hiçbir siyasi ayrımcılığa girmeden  Kırşehir için birleşip, birlikte hareket etmeliyiz, beraber çalışmalıyız. Kırşehir’in sorunlarını masaya yatırarak çözüm yolları aramalıyız. İlk olarak benim sürekli üzerinde durduğum defalarca gündeme getirdiğim Organize Sanayi Bölgesinin Petlas istikametine doğru büyütülmesi, yatırımcılara istedikleri arsaların  verilmesi ve ayrıca Petlas’ın ek yatırımlar yapması için imkân sağlanmalıdır.
Kırşehir’de işsizliğin azalması göçün önlenmesi, ekonomik açıdan canlanması için bunların yapılması gerekmektedir. Şu gerçeği kabul etmek zorundayız. Eğer Kırşehir’de yaklaşık dört bin kişi çalıştıran Petlas olmasa Kırşehir köy haline döner. O nedenle Petlas yönetimiyle diyalogları sıcak tutmalıyız ve yapacakları ek yatırımlarında kendilerine yardımcı olmalıyız. Organize sanayi bölgemiz en az on bin kişi çalıştıran bir bölge haline gelse Kırşehir ekonomik ve gelişmişlik anlamında neler kazanmaz ki. 
Kırşehir’e bir an önce  demir yolunun getirilmesi gerekmektedir. Demir yolu demek Kırşehir’e kurulacak fabrika sayılarının artması demektir, Petlas, Şeker Fabrikası ve diğer fabrikalar hammaddelerini demir yoluyla getirir, üretip sattıklarını demir yoluyla götürür.
Kırşehir’e bir hava alanı yapılmasa da Nevşehir hava alanıyla arasını kısaltacak yol  bir an önce faaliyete geçirilmelidir. Valilik binası olarak başlayan KYK’na devredilen inşaatın atıl vaziyetten kurtarılarak  çalışmaların başlatılması ve bitirilmesi de Ankara caddesine  canlılık getirecektir.  
Yıllardır beklemeye alınan ve sürekli yapılacak denilmesine rağmen bir türlü yapılmayan çevre yolunun bir an önce tamamlanması gerekmektedir. 
Sahip olduğumuz fizik tedavide, termal turizm ve evleri ısıtmada kullandığımız termal suyu Kırşehir ekonomisine kazandırarak yeni oteller, yeni merkezler kurmalıyız, otellerde yatak kapasitesini arttırmalıyız ve ülkemizde ve bölgemizde termal suyun ve fizik tedavinin merkezi haline getirmeliyiz.  
Ayrıca Kırşehir’de bir Ahi Evran Üniversitesi gerçeği var Kırşehir’e yapılacak yatırımlarda, etkinliklerde, sosyal ve kültürel faaliyetlerde  Ahi Evran Üniversitesiyle iş birliği içerisinde yapılmalıdır.   
Kesinlikle 2021 yılında Kırşehir’de düşünce bazında  bazı şeyler değişmeli ve hedef Kırşehir’e hizmet edilmelidir.