Kim okur, kim yazardı. Bu düğümü kim çözerdi, Koyun kurt ile gezerdi. Fikir başka, başka olmasa Rahmetler olsun Aşık Veysel’e.

Bu ülkede yaşayan nefes alan her ferdin amacı TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİ korumak olmalıdır. Gel gör ki, bu ülkenin ekmeğini yiyip, suyunu içen, her türlü nimetinden sonuna kadar faydalanan fikri bozuk olanlar, hainler, bu ÜLKEYE yaptıklarının hesabını elbette vereceklerdir.

Bu ülke, bu kadar şehit vermişse, gazi olan vatan evlatları varsa, Bayrağımın rengi AL  onun üzerinde olan  Hilali İslam mı, Yıldızı şehidini söylüyorsa, hainler elbette hesap verecektir. Devlet makamlarını işgal edenler, siyasilerle dirsek temasında olup, kendilerini dokunulmaz zannedenler, ALLAHIN hesabını unutan zavallılar, fikriniz hep kurnazlığa çalışsa da, sonunuz hayra çıkmayacak, bunu bilin. Devletimin kapısı asla rant kapısı değildir, bunu kim ki rant kapısı olarak görüyorsa haindir.

CUMHURİYET tarihinden bu güne deyin devletin kanunlarının uygulanmasında  ne kadar olumsuzluklar varsa bunu o günden, bugüne dile getiren insanımız olsa da, çıkar çevrelerinin gücü bunların düzelmesine izin vermedi, vermiyor. Bu işler böyle geldi, böyle gider diyerek mi hayatımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Hayır asla, “Haksızlıklar karşısında susan dil şeytandır” diyor, benim dinim.

Allah’tan başkasına biat etmenin şirk olduğunu, bunun ise büyük günahlardan olduğunu söylüyor. Bizler bu ülkenin bir ferdi olarak, ülkemizin bekası insanımızın rahat yaşaması için çaba sarf edecek, Devletimizi zora sokacak asla başka, başka kötü fikirlere sahip olmayacağız, olanları da deşifre olması için elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz.

Bugün ülkemiz genelinde yaşananlara bakınca çıkar çevrelerinin satın aldıkları şereften yoksun insan müsveddelerinin yaptıkları asla af edilecek gibi olaylar değil. Nasıl ki bu ülke ve insanı otuz yılı aşkındır bu yapılanların mağduriyetini yaşıyorsak, bu mağduriyeti  yaşatanlarında kanunlar önünde hesap vermeleri gerekir.

Bütün bu olanlar nasıl ülkemizi etkisi altına alıyor ise yaşadığım şehrim Kırşehir’i de tabi ki etkisi altına alıyor. Bu şehirde yaşamanın bir vefası olmalı bunu yapabilmek için.

Bu topraklarda nefes alan  her ferdin kendi yeteneğine göre çabası olmalı, gelecek vaat eden gençliğimizin bu konuda çalışmasını toplumun her kesimine yararlı olmalarını, akıl ile bilimi birleştirip çalışmalarını kendileri, ailesi, ülkesi için bunun çok elzem olduğunu öğretmeliyiz.

Üretime, üretene il olarak çok destek verip bu konuda çalışan il ve ülke ekonomisine destek olan, her kesimi baş tacı etmeliyiz.

İlimizin bütün devlet kademesinde çalışan memurun, müdürün, kurumun, valiliğin kalkınma, üretme adına akıl almaz projeleri olmalı. “Bu hayaldir” denmeden hayata geçmesi için çalışılmalı, hedeften şaşmadan günler aylar, yıllar geçse de hedefe koşulmalı. Stratejik plan dediğimiz uygulama her kurumun en az on yılık olmalı, insanlar idareciler değişmiş olsa da planlanmış  projeler ve hedefler asla değişmemeli.

Şehrimizde yapılan altyapı çalışmalarının uzun sürmesi ve hala kaldırım çalışmaları devam ederken, bu durumdan en çok etkilenen esnaf başta olmak üzere bütün bu şehirde yaşayanların sıkıntılı hallerini bizler bunları söylerken gücenenler olduğunu biliyoruz.  İnanın fikrimiz başka, başka değil ilimiz adına yapılan her türlü güzel çalışmaları destekliyoruz. Fakat ağır aksak yapılan, hele hele de yapılıp bozulan tekrar yapılan çalışmalar bu şehre yakışmıyor. Tabi bunu maddi tutarından hiç bahsetmek istemiyorum. Şehrimize yatırım amaçlı gelen herkese yardımcı olmak zorundayız. Onlara destek yerine köstek olmadan, kanunları asla delmeden şahıslara göre hareket etmeden, kolaylıklar ne ise yapılmalıdır parlamento da kanun yapıcılar.

Benim şehrimi bilemez onların çıkardıkları, çıkaracakları kanunlar bizim şehrimize insanımıza zor gelen işlerse bunu kısa sürede çözmek adına şehrimin seçilmişi atanmışı hep birlik olup şehrin ve insanının mağduriyeti ortadan kaldırılmalıdır.

Fikirler başka, başka olmadan hedef ilimize insanımıza faydalı olmaksa bizler hep birlikte bir yumruk olup mücadele etmek zorundayız. Bunu sağlarsak aşılmayacak sorun bitmeyecek proje olmaz sanırım.

Biz bu konuları Kırşehir’de dürüst yayın politikasıyla 42yıldır, Kırşehir’in gören gözü, konuşan dili, duyan kulağı olan gazetemiz “Kırşehir Çiğdem”de bize ayrılan bu sütunlarda dile getirmeye gayret ediyoruz.  Bu vesile ile gazetemiz “Kırşehir Çiğdem”in kırk ikinci yaş gününü kutluyor, nice senelere erişilmesini dilerim.