FATMA GİRİK'LE KAZANILAN 1990 BELEDİYE
BAŞKANI YENİLEME SEÇİMİNİN HİKÂYESİ

 

1990 SEÇİMİYLE KIRŞEHİR ŞEKER FABRİKASI KAZANDI 
26 Mart 1989'da Kırşehirliler'in büyük umutlarla SHP (Sosyaldemokrat Halkçı Parti)'den Kırşehir Belediye Başkanı seçtikleri “Çerkez Yusuf”un oğullarından Mehmet Ali Yapıcı'nın altı ay geçmeden Ankara Hasandede yakınlarında geçirdiği talihsiz bir kaza sonucu ağır yaralanması ve bir ay sonra çiçeği burnunda başkan iken hayattan ayrılması üzerine Yüksek Seçim Kurulu'nun yenilenmesine karar verdiği seçim 18 Şubat 1990 Pazar günü yapılmış, iktidar partisinin seçimi alabilmek için devletin bütün imkânlarını seferber ettiği görülmemiş kampanya karşısında kazanan taraf oyu yüzde 3 azalmasına rağmen yine SHP olmuş ve Dr. Cahit Gürses babası Aklıyukanın Mehmet Ali'nin adını taşıyan Mehmet Ali Yapıcı'nın yerine Belediye Başkanı seçilmişti. Cahit Gürses makamına oturmadan yerine geldiği Mehmet Ali Yapıcı'nın kabrine gidip CHP'nin umdeleri Altıok'a atıfla altı gül bırakmıştı.
26 Mart 1989 seçiminde partiler aldıkları oy sıralamasında yerlerini korumuşlardı. SHP 26 Mart'ta aldığı 9.661 oyu 9.764'e çıkarmıştı. Oy tablosunda en farklı sonucu ANAP elde etmiş, oy patlaması yaşayarak oyunu yüzde 272 artışla 2.881'den 7.828'e yükseltmişti. MÇP geleneksel oylarını korurken RP'nin oyları 2.037'den 2.481'e çıkmış, DYP'nin oyları erircesine 4.168'den 1.311'de, DSP'nin oyları da 1.316'dan 990'a düşmüştü. 
SEÇİM ANAP'I ERKEN SEÇİME ZORLAYACAKTI 
Ancak iktidarda olmasına rağmen 26 Mart 1989 seçimlerinden dördüncü parti olarak yenik çıkan ANAP iktidarına muhalefetin iyi bir ders vermesi için bundan büyük fırsat olamazdı. Turgut Özal'ın cumhurbaşkanı olunca başbakanlık koltuğunu Yıldırım Akbulut'a emanet etmesinden sonra ANAP artık umut olmaktan çıkmıştı. Nazlı Ilıcak 17 Şubat 1990 tarihli Tercüman'daki köşesinde durumu “Türkiye'de en ufak bir birimdeki seçimin bile genel seçim havasına bürünmesinin sebebi siyasî istikrarsızlıktır. Hükûmet 26 Mart'ta kaybettiği desteği ufak beldelerden aldığı oylarla telâfi etmeye uğraşıyor. Tabiî meseleye bu açıdan bakınca Kırşehir büyük önem taşıyor. Çünkü 26 Mart'tan sonra ilk defa yarış kasaba seviyesini aşarak bir ilde yapılıyor” şeklinde değerlendirmişti.
Nazlı Ilıcak bu değerlendirmeyi yaparken Yıldırım Akbulut'la ilgili hoş bir fıkrayı da anlatıyordu:
Akbulut Bakanlar Kurulu toplantısından çıkacak. Ön kapıda gazeteciler var. “Aman, onlara yakalanmayalım. Arka kapıdan çıkalım” diyor. Kendisini arka kapıda da tehlikeli köpekler bulunduğu hususunda uyarmak istiyorlar: 
“Arkadan çıkarsak orada da dobermanlar bekliyor.” 
Akbulut merakla soruyor:
“Bu Almanlar da nereden gelmiş!”
Ve Ilıcak fıkraya şunları ekliyor: 
“Bize göre Akbulut bu gibi hikâyelere müstahak değil. Zekâsı veyahut bilgisinde bu derece alaya alınabilecek bir noksanlık bulunduğuna inanmıyoruz. Ama kamuoyu kendisine rağmen oluşturulan bu hükûmetten ve tâyinle gelen hükûmetin başından âdeta öç alıyor. Uydurulan hikâyeler bir nevi protesto, pasif direniş... Bu arada Yıldırım Akbulut harcanıyor.”
BAŞBAKAN AKBULUT ŞEKER FABRİKASININ TEMELİNİ ATTI
Bütün bunlar bir yana 31 yıl önceki 18 Şubat 1990 seçiminde iktidar partisinin adayına oy vermemesine ve yine muhalefeti tercih etmesine rağmen kârlı çıkan Kırşehir olmuştu. Muhaliflerinin ne kadar Karadeniz fıkrası varsa hepsini adapte ederek yüklendikleri ve küçük düşürmeye çalıştıkları Başbakan Yıldırım Akbulut seçimi kazanarak siyasî geleceğini kurtarmak adına Kırşehir'e en büyük iyiliği yapmış, bugün Petlas gibi yüzlerce kişinin iş ve aş kapısı haline gelen Kırşehir Şeker Fabrikası'nın temelini atmıştı. Akbulut yaptığı konuşmada “Biz Kırşehir'in geçmişteki talihsizliğini yeneceğiz. İlk adım olarak Kırşehir'in kaderini değiştirecek fabrikalar zincirinin Petlas'tan sonra ikinci halkası olan Şeker Fabrikası'nın temelini atıyoruz” demişti.
Yüksek tansiyona rağmen hiçbir olaya meydan verilmeden muhteşem bir düğün havasında birlik ve beraberlik içinde yapılan 18 Şubat 1990 seçimlerinde ilk olarak 21 sandığın açılmasıyla Dr. Cahit Gürses başkanlığı kazandığını ilân etmişti. Gürses daha başkanlık koltuğuna oturmadan Ankara Caddesi'ndeki evinde eşi Nurten Hanım ve iki çocuğuyla birlikte “V” (Victory=Zafer) işareti vererek yaptığı açıklamada Kırşehir'in sorunlarının büyük olduğu belirterek “Ben dört yıl için Belediye Başkanı seçildim. Kırşehir'in çok büyük bir imar sorunu vardır. Bu sorunu dört yıl içinde çözemem. Dört yıl sonra Belediye Başkanlığı'na yeniden aday olacağımı şimdiden açıklıyorum. Göreve başladıktan sonra ilk işim Kırşehir'i çamurdan kurtarmak olacaktır” diyerek siyasete devam edeceğinin ilk sinyalini vermiş, daha sonra da yerine geldiği Mehmet Ali Yapıcı'nın kabrine gidip Altıok'a atıfla yedi gül bırakmıştı.  
“ZAFERDE FATMA GİRİK BÜYÜK ROL OYNADI”
“Günaydın” gazetesinin 20 Şubat 1990 günü “İki milyar borçla koltuğa oturdu” başlığı altında verdiği haber de şöyleydi:
“Kırşehir'in yeni Belediye Başkanı Cahit Gürses seçimleri kazanmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirterek 'Kırşehir halkı ile bütünleşeceğiz. Alt yapı, üst yapı, yeşil alan, çocuk parkı, dinlenme ve eğlence tesisleri, içme suyu ve çevre sağlığına önem verirken Orta Anadolu modern bir şehir görecektir' dedi.”
“Sosyal demokrat bir belediyeciliğin hizmetlerini sonuna kadar sürdüreceklerini vurgulayan Gürses 'Biraz borcumuz var, ama önemli değil. Her belediyenin borcu bulunuyor. Akbulut hükûmetinin bile uçan kuşa borcu var. Belediyemizin yatırım borcu olarak İller Bankası'na iki milyar lira borcu var. İşçi ve memurlara olan borcumuzu bugün vereceğiz. Borçlarımızı sonuna kadar ödeyeceğiz' diye konuştu.”


18 Şubat 1990 seçimlerinin sonuçları elbette iktidar ve muhalefet çevrelerinde de geniş yankılar uyandırmıştı. Siyasî partilerin il başkanları seçim sonuçlarını şöyle değerlendirdiler:  
Sabri Yavuz (CHP): “Partimizin zaferinde Şişli Belediye Başkanı Fatma Girik'in büyük rolü ve katkısı vardır. İstanbul'dan Kırşehir'e gelip ev ev dolaşarak kadın seçmenlerimizin gönlünü kazandı. Eğer gelmeseydi ne olurdu? Seçimi kaybeder miydik? Bu konuda yorum yapmak zor, ama partimizin zaferinde büyük katkısı olduğu açıktır.”
Muzaffer Tekeli (ANAP): “Partimiz bu seçimlerde oylarını yüzde 300 oranında arttırmıştır. Bizim için bu büyük bir zaferdir. Hiçbir parti oyunu arttıramamıştır. Bütün partilerde 26 Mart seçimlerine göre düşüş vardır. DYP bu seçimde silinmiştir. Biz verdiğimiz sözleri tutacağız. Şeker Fabrikası'nı süresi içinde bitireceğiz.”
Turgut Çetintürk (DYP): “Seçim önceki 'DYP MÇP'yi destekliyor. MÇP ile anlaştılar' sloganı sonucu büyük oy kaybına uğradık. Bizim oylarımız ANAP'a gitti. Çünkü DYP'nin MÇP'yi desteklediği sloganı ile seçmenimiz ANAP'a yöneldi.”
MÇP'nin adayı Nail Çalışkan da seçim sonucunu değerlendirirken “Büyük oyunlara rağmen ANAP partimizi bölememiştir. Bütün MÇP'liler tek yumruk halindedir ve bunu da sandıkta göstermiştir” şeklinde konuştu.
ERDAL İNÖNÜ'DEN BAŞBAKAN AKBULUT'A: “BUYURUN ERKEN SEÇİME...”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen ile Kırşehir'den dönüşünde uçakta şampanya patlatarak seçim zaferini kutlayan Fatma Girik “Partimin verdiği görevi yaptım. Katkım olduysa çok mutluyum. Kırşehir'deki seçim sonucu SHP'ye güvenin devam ettiğini göstermiştir. Bir erken seçim yapılırsa seçimi kesin kazanırız. Hükûmet işe adam almamızı bile kısıtlıyor. Bunca baskı yapıyor. Halk bunları görüyor. Kırşehir'de dolaşırken bütün ANAP'lı bakanlar oradaydı. Bir sürü sözler, vaatler veriyorlardı. Kırşehirliler bunlara kanmadı. Artık baskıyla, boş vaatlerle halkı kandıramayacaklarını anladılar” dedi. 
Kırşehir seçiminin sonucunu değerlendiren SHP Genel Başkanı Erdal İnönü ANAP'ın “şaşkınlık ve hayal kırıklığı”na uğradığını belirterek “Kırşehirliler iktidar partisine unutamayacakları bir ders vermişlerdir. Her türlü oyuna ve tatlı vaatlere karşı Kırşehirliler inançları doğrultusunda oy kullanmışlardır” dedi. Vatandaşın erken seçim  isteğini açıkça ortaya koyduğunu ifade eden İnönü Başbakan Akbulut'a “Birlik ve beraberliğin yolu erken seçimden geçer. Buyurun anlaşmaya” çağrısında bulundu.
“BU OYLAR ANAP'IN CENAZESİNE SERPİLMİŞ SUDUR”
SHP'nin kazandığı Kırşehir Belediye Başkanlığı seçiminin sonuçları ANAP Genel Merkezi'nde ise büyük sevinç yarattı. Devlet Bakanı ve ANAP Seçim İşleri Başkanı İbrahim Özdemir “ANAP'ın oyları üç misli arttı. Bu seçim ANAP'ın her zaman iktidar olmanın alternatifi olduğunu ve ANAP'a ancak SHP'nin rakîp olduğunu gösterdi” dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu devletin tüm imkânlarını seferber etmesine rağmen ANAP'a Kırşehir'de “unutamayacağı bir ders verildiğini” belirtti. “Bu oylar ANAP'ın cenazesi üzerine serpilmiş bir sudur. Son seçimler Sokullu'nun deyişiyle bizim sakalımızı tıraş etmiştir. Oysa biz 26 Mart seçimleri ile ANAP'ı siyasî cenaze haline getirdik” diye konuştu. 
DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit Kırşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini SHP'nin kazanmasının genelleştirilemeyeceğini söyledi ve “Ölen SHP'li Belediye Başkanı'nın anısına oyların SHP'ye verildiğini sanıyorum” dedi.
MÇP Genel Sekreteri Devlet Bahçeli Kırşehir seçmeninin yüzde 70'inin iktidarı ve icraatlarını tasvip etmediğini ortaya koyduğunu belirterek “ANAP'ın arttırdığını iddia ettiği oy ANAP felsefesinin tasvip edildiğinin işareti sayılmaz” dedi.
ANAP Kırşehir Milletvekili Kâzım Çağlayan da seçim sonuçları konusunda görüşlerini almak için kendisini arayan gazetecilere “Türk basını Kırşehir'in kaderiyle oynadı. Sizinle muhatap olmam. Satılmışlar” diyerek telefonu kapattı.   

18 Şubat 1990'daki Kırşehir Belediye Başkanlığı yenileme seçimini SHP adayı Dr. Cahit Gürses'in kazanmasında en büyük rolü kuşkusuz ki Türk sinemasının ünlü ismi Fatma Girik oynadı. Şişli Belediye Başkanı olan Fatma Girik seçimden günler önce Kırşehir'e gelerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen'le birlikte Dr. Cahit Gürses'e destek verdi. Dr. Cahit Gürses bu iki destekçisiyle Kırşehir içinde attığı turlarda epey sükse yaptı. SHP'ye oy toplamak için ev ev dolaşarak kadın seçmenler üzerinde büyük etki yaratan Fatma Girik Dr. Cahit Gürses'in kazanması halinde Kırşehir'i “Kardeş Şehir” yapma vaadinde de bulundu. Resimde Dr. Cahit Gürses Nurettin Sözen ve Fatma Girik'le şehirde yaptığı propaganda turlarından birinde görülüyor.