Geçtiğimiz aylarda dövizdeki yükselişle birlikte a’dan z’ye her şeye gelen zamlar geri alınmıyor, Kırşehir’de halkın alım gücü düşüyor, fakirleşiyor!..

DÖVİZ DÜŞÜYOR, FİYATLAR İNMİYOR!

Fırsatçılar zamları geri almıyor, tam tersine sattıkları ürünleri “ithal” gerekçesiyle arttırıyor.

Dövizdeki yükseliş nedeniyle gıdadan giyime, yiyecekten içeceğe kadar pek çok üründe yansıyan zamlar, dövizin düşmesine rağmen geri alınmaması Kırşehir halkının yoğun tepkilerine neden oluyor.
7 liraya çıkan doların 5,5 liraya, 8 liraya çıkan Euro’nun 6.2’lere kadar düşmesine rağmen fiyatların aşağı inmesi beklenirken cep yakan fiyatlar artmaya devam ediyor.
Kırşehirliler artan zamlarla birlikte alım güçlerinin düştüğünü, pahalılık nedeniyle ihtiyaçlarını alamadıklarını belirtirken, esnaf ve sanatkarlar da iş yapamadıklarını, fiyatların yükselmesinin kendilerinden kaynaklanmadığını öne sürdüler.
Dövizdeki artışların halkı olduğu gibi en çok ta esnafı etkiliyor. Esnaf yüksek fiyattan aldıkları ürünlere yüzde 20 oranında kâr koyarak satışa sunduklarını belirterek “Biz pahalıya aldığımız ürünün fiyatına aşağıya çekme şansımız yok. Böyle olunca fiyatları pahalı gören Kırşehirli hemşehrilerimiz alamıyor. Biz sadece karımızdan fedakarlık yapıyoruz. Tabi buna da bir de taksit imkanı sunuyoruz. Çoğu satıştan para bile kazanmıyoruz. Esnaf bu durumdan çok etkileniyor. Ancak toptancılarda, ya da büyük holding ve mağazalarda aynı fedakarlıkları göremiyoruz. Esnaflar tüm ülkenin ve illerin bel kemiğidir. Görüyorsunuz, esnafın cebinde elli doları varsa koşarak gidip bozduruyor. Diğer grupların esnafları örnek alması gerekiyor. Esnaflar olarak bu sıkıntıları aşacağımızı düşünüyoruz. Ancak devletimiz önce döviz kurundaki artışlar nedeniyle elektrik ve doğalgazda fiyatları aşağıya çekmeli ki buna herkes katılmalı” diye görüş bildiriyorlar.
Türkiye’nin son yıllarda dışa bağımlı politikalar izlemesi nedeniyle üretimin düştüğünü, ithal malların da dövizle gelmesi nedeniyle fiyatların yükseldiğini belirten Kırşehirliler ise şunları söylediler:
“Ülkemiz ne yazık tüketim malından hammaddeye, yedek parçadan ilaca, otomobilden mobilyaya kadar her şeyi dışarıdan ithal ediyor. Döviz fiyatları artınca ister istemez fiyatlar da arttı. Şimdi görüyoruz ki döviz düştü, fiyatlarda hiçbir düşüş görmüyoruz.
Düşmesi gerekirdi ama hayır! Marketlere bakıyor ve soruyoruz, ‘İthal mallarının fiyatlarında bir düşme oldu mu?’ Bir tek malın fiyatında bile düşme olmamıştı. Tam tersine, bazılarında küçük artışlar var. Haydi ithal ürünlere döviz kurundaki artışı gerekçe göstererek zamladılar, peki yeri üretimdeki artışlara ne demeli? Bu yaz Kırşehir’de üretilen domatesi, kavun ve karpuzu bile yiyemedik. Fiyatlar geçen yıla göre 2-3 kat daha pahalıydı. Otomobil satan galerilere soruyoruz, ‘fiyatta düşme var mı?’ Yok. Döviz kurundaki düşüşler neden fiyatlara ve bizlere yansımıyor anlayamıyoruz. Demek ki birileri bizi kazıklamaya devam ediyor. Oysa döviz yükselmiş olsaydı, aynı malların fiyatına zam üstüne zam binecekti. Bizi kimler kazıkladı ve kazıklıyor? Aynı durum akaryakıt ve doğalgaz için geçerli. Döviz fiyatı düştü. Buna karşın ne doğalgaz, ne elektrik, ne de akaryakıt fiyatlarında olması gereken indirim olmadı. Eğer döviz yükselmiş olsaydı, bunların fiyatına da otomatik zamlar gelecekti. Gerekçesi de ‘ne yapalım, dolar yükseldi’ olacaktı denecekti. Birileri çaktırmadan zam üstüne zam yapınca bizlerin alım gücü düşüyor. Bizim maaşlarda bir artış olmadığı için günden güne fakirleşiyoruz.” (HABER: BEYHAN BALLI)