Ne zamandan beri aklımdaydı. Bu hafta yazarım, önümüzdeki hafta yazarım diyerek sürekli erteledim.  Demek ki yazmak bu güne nasipmiş. 
Ekmekten bahsetmek, ekmeği yazmak istiyorum. Hani onsuz sofraya oturmadığımız, karnımızın doymadığı, mantı ve makarnanın yanında dahi vazgeçemediğimiz, kuru fasulyeye banarak yediğimiz ekmekten bahsetmek istiyorum. Hani birilerinin para vererek fazlaca alıp, yemeyip çöpe attığı, birilerinin parası olmadığı için alamayıp, çöpten topladığı ekmekten. 
Ekmek tüm dünyada insanların en temel besin kaynağı olup, Türk Milletinin kutsal değerlerinden birisi ve sofralarımızın baş tacıdır. 
Milletimize göre ekmek nimettir. Aynı zamanda alın terini, paylaşmayı, bereketi ifade ettiği için ekmeğe karşı her zaman derin bir saygı vardır.  Diğer Avrupa milletlerine göre millet olarak ekmeğe düşkünlüğümüzle tanınırız.  
Ekmeğe atfedilen bütün kutsal değerlere rağmen, gerek dünyada gerekse ülkemizde ve ilimiz Kırşehir’de en fazla israf edilen gıda ürününün başında ekmek olduğu bilinmektedir.
Her zaman olmasa da bazen akşamları yemekten sonra eşimle birlikte yürüyüşe çıkarak Kırşehir’de küçük bir gezinti yapar, Aşıkpaşa Türbesi, Terme ve Ankara caddeleri, kent parkı dolaşırız. Cadde ve sokaklardan geçerken Allah’tan korkmadan çok sayıda ekmeğin çöpe atıldığını görür, gözümüzün önünde çöpe ekmek atanlara şahit oluruz. Fazla yapılarak yenmeyen, beğenilmeyerek dökülen yemeklerden bahsetmiyorum, çöpe atılan ekmeklerden vicdanları sızlatacak derecede büyük artış olduğundan bahsediyorum. Çöpe ekmek atan bir vatandaşı uyarmak istedim,  “Sanane parasını sen mi verdin?” şeklinde ters cevap verdi.  
Bu kadar israf yazıktır, günahtır.  
Sözde Müslüman ülkede, Allah’ın emirlerine uyarak, Kur’an okuyarak, ibadet ederek Müslüman olarak yaşıyoruz. Fetva vermeyi, Allah’tan korkmayı kimselere bırakmıyoruz. Ama yaşantımız, yaptıklarımızla her zaman tezat bir durum oluşturuyor… Sanki “ Yiyiniz, içiniz ama israf etmeyiniz. Allah israf edenleri sevmez “ diyen bizim dinimiz değilmiş gibi hareket ediyoruz. 
Bu nasıl Allah korkusu, nasıl Müslümanlık anlamış değilim.  
Üretilen ekmeğin önemli bir kısmı ne yazık ki, gıda olarak tüketilmeyip çöpe atılmakta ya da hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Yüz milyonlarca insanın aç uyuduğu ve açlıktan hayatını kaybettiği bir dünyada ekmeğin çöpe atılması, israf edilmesi yürek yaralayan bir olgudur. 
İsraf edilen sadece ekmek değil; çiftçinin emeği, alın teri, milli servetimiz ve dünyadaki aç insanların haklarıdır. Çöpe atılan her ekmek, dökülen her yemek ekonomiye vurulan darbedir.  
Ekmek israfı sebebiyle yıllık ekonomik kaybının dünya birincisi olduğumuz, un ihracatından elde ettiğimiz gelire eşdeğerdir. Bu da gösteriyor ki dünya ekonomileri arasında gittikçe yükselen ve bu yoldaki yürüyüşüne devam eden ülkemiz için çok yüksek bir rakamdır. 
Biz, yerde gördüğümüz ekmeği alıp öptükten sonra alnımıza koyan ve onu bir duvar kovuğuna itinayla yerleştiren duyarlı bir toplumun mensuplarıyız. Zengin yoksul ayrımı olmaksızın her sofranın baş tacı olan ekmeğin bereketine ve kutsiyetine inanırız. 
Lütfen ekmeğimizi ve geleceğimizi israf etmeyelim. Bu kadar israf günahtır.