Cumhuriyetin ilanından sonra çeşitli hükümetler kurularak bugünlere kadar geldik. Önümüzdeki günlerde 63’üncü hükümet kurulacak tabi siyasi partiler kendi düşünceleri doğrultusunda oluşum olursa.

Cumhuriyetin ilanından sonra çeşitli hükümetler kurularak bugünlere kadar geldik.
Önümüzdeki günlerde 63’üncü hükümet kurulacak tabi siyasi partiler kendi düşünceleri doğrultusunda oluşum olursa...
Bizim anlatmak istediğimiz her iktidar döneminde devlet nasıl zarara sokuluyor bundan kimler nasıl nemalanıyora bakmak…
Malumunuz 7 Haziran’da ülkemiz bir seçime gitti. 13 yıldır ülkeyi idare eden hükümete tek başına hükümet kurma yetkisi verilmedi. Yıllardır AK Parti’ye destek veren Kırşehir seçmeni de bu desteğinin bir kısmını çekti. Kırşehir’de AK Parti’den Salih Çetinkaya ile MHP’den Prof. Dr. Yıldırım Türk milletvekili seçilerek TBMM’ye gitti. Buradan seçilen iki Kırşehir milletvekilimize de yolları açık olsun diyor, Kırşehir adına kalıcı ve güzel hizmetler getirmelerini diliyorum.
Onlar yıllardır Kırşehir’le iç içe insanlar, Kırşehir’in sorunlarını, sıkıntılarını en az bizim gibi biliyorlardır. Onların güzel hizmetler getirmesini diliyorum.
Partizanlık yapmadan, yetim hakkını savunan, haklı ile haksızı ayıran, devletin bir kuruşunu yandaşlarına çekmeyen, adalet dağıtan insanlar olmalarını diliyorum.
Haklı ile haksızı ayırabilecekler bilgi ve tecrübeyi sahipler. Umarım onlar bugüne kadar yaşanan haksızlıklar, yanlışlıklar içinde olmazlar.
Hani her partinin kendine göre bir seçmen çevresi var ya bu seçmen çevresinin de kendine göre hısım akrabası var tabi… Bir de iktidar partisinin veya iktidardaki partilerin aday adayı olmuş seçilmek isteyen partili olduğunu ispat etmiş insanlar var. İşte bu ve buna benzer partililerin beklentileri iyi bir makam çalıştığı kurumda veya başka bir kurumda mevkisini, artırmak isteyen iyi bir maaşla atama bekleyen partililer olur…
İşte bu ve benzeri olaylar tabi bunların beklentisini yerine getirirken takoza çekilen bürokratlar ve zarara sokulan devlet, yırtılan gariban vatandaşın yakası vurun kayıtlı olan mükellefin ensesine cari acık kapanacak diye vurun mazota, benzine, doğalgaza, elektriğe…
Bunları pahalı ödeyen vatandaşlar oldukça sizler sırca köşkünüzde rahat yaşayın, sizler birinci sınıf vatandaş , diğerleri koyun sürüsü… Sefanızı taki mezara girinceye kadar sürdürün…
Hani derler ya “ZENGİNİN YEDİĞİ SÜT İLE SÜTLAÇ FUKARANIN YEDİĞİ EKMEKLE BULAMAÇ SABAH OLUNCA O DA AÇ, ODA AÇ”
Bizleri idare edenler hep aç, biz buradan eğer ki gayleye alınırsak isteğimiz lütfen bizleri idare edenler makam mevki sahipleri oturduğunuz koltukta yetimin fakirin öksüzün gecesini gündüzüne katıp vergisini veren esnafın sanayicini çiftçinin hakkı olduğunu unutmamanız lazım.
Takoza çekilen onca insanı üretir hale getirmek sizlerin elinde eğer takoza alınanlar devlete zarar veriyor, makamına zarar veriyorsa devletle olan ilişiğini keserek onu uzaklaştırmakta sizin elinizde tabii…
Bu anlattıklarımız hemen hemen her kurumda vardır ne yazık ki…
Belediyeler içinde geçerli onların sanki tutumu davranışı ayrımı… Vur birini, al ötekini!...
Savurganlık, müsriflik saltanatı almış başını gidiyor. Afedersiniz her kez bir yerinden korkuyor, yürekli olması gerekenler menfaati icabı inandığı amel ettiği dinin gereği olanı bile yapamıyor ona sorsanız cennetlik kullar arasında baş köşede oturuyor!
Allah aşkına bir bakar mısınız devlet kurumların da çeşitli adlar altında çalışıp görünürken hiçbir şey yapmadan maaş alanlar yandaşlar, zulme uğrayıp makamından alınanlar, kadro alma adına çalışıp gözüken çalışmayanlar…
Bunun bir hesabı olmalı ya bu dünyada ya ahrette dünyada hesap soracaklar yandaş oldukları için hesap sorma yetkileri yok sormaya kalkarlarsa makamlarından olurlar…
O zaman ballı maaşlar gider ahirette ise zaten cennetlik oldukları için orası da kolay geriye koyun olarak gördükleri, ucuza üretip pahalıya tüketmek zorunda bırakılan zavallılar… Onlar düşünsün!..
Her gelen iktidar yaşam standardının iyileşmesi için onlarca vaatte bulunur iş yapmaya gelince vatandaşa , kendilerine doksan dokuz!
Ne yapsın adamlar acından ölsün mü?
Bazı zamanlarda gerek görsel, gerekse yazılı basında görüyoruz yaptıkları yolsuzluklar sebebi ile cezalandırılan yabancı ülkelerin idarecileri veya ismi duyulmuş ünlülerinin aldıkları cezalar…
Torpilsiz işleyen hukuk sistemi ülkemizde vatandaşın bir kilo baklava için aldığı cezaya bakıyorsunuz, diğer yandan yapılan haksızlık yolsuzlukla çalışmadan kazanılan onlarca para. Karşılığı çalışmayan çalıştırılamayan hukuk… Yapanın yanına kâr kaldığı bir düzen!
Oysa bir ve Türk halkı şunu istiyor. Tarafsız bir yargı, herkese eşit mesafede yönetim
İşte bütün bunların değerlendirmesini sizlerin vicdanına bırakıyorum. Kayıp eden her zaman iyi niyetli devletini vatanını bayrağını seven vatandaş…