Kırşehir genç bir evladını, yiğidini, aşığını, hizmetkarını kaybetmenin üzüntüsü içerisinde. Kırşehir İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı kardeşim, can yoldaşım Mustafa Taş’ın ani kalp krizi nedeniyle çok genç yaşta aramızdan ayrılması Kırşehir’i, sevdiklerini, sevenlerini derin bir üzüntüye sevk etti.

Kırşehir genç bir evladını, yiğidini, aşığını, hizmetkarını kaybetmenin üzüntüsü içerisinde. Kırşehir İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı kardeşim, can yoldaşım Mustafa Taş’ın ani kalp krizi nedeniyle çok genç yaşta aramızdan ayrılması Kırşehir’i, sevdiklerini, sevenlerini derin bir üzüntüye sevk etti.
Kardeşim Mustafa’yı lise yıllarından itibaren tanırdım. Merhum kardeşim yaşantısı boyunca saygılı, dürüst, beyefendi, çalışkan kişiliğiyle tanınırdı. Kırşehir’e, Mucur’a ve doğup büyüdüğü Aydoğmuş köyüne aşıktı, bu üç yer hayatında vazgeçemediği canla, başla bağlı olduğu, kopamadığı olmazsa olmazlarındandı.
Kırşehir Postanesinde başlayan çalışma hayatına sırasıyla Türk Telekom ve Kırşehir İl Özel İdaresinde devam etti. 2010 yılında Kırşehir İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirilen Mustafa Kardeşim yalakalık, iki yüzlülük, riyakârlık gibi insan onuru ve şerefiyle bağdaşmayan tiksindirici kavramlardan uzak durmuş, ön gişeden arka taraftaki masaya geçmek için çalışma arkadaşlarını olur olmaz şekilde şikayet etmemiş, iftira atmamış, yönetime karşı nasıl puan kazanırım hesabını yapmamış, sadece ben dememiş, aksine çalıştığı ve geldiği her kademeye emeğiyle, tırnaklarıyla kazıyarak, hak ederek, alnının teriyle gelmiştir. Çalışma hayatı boyunca kendisini işine adamış, işini nasıl çabuk yapabilir, aldığı maaşı nasıl helal ettirebilir, vicdanı nasıl rahat olabilir, olur ya gün gelir bu fani dünyadan göçerse Allah’a nasıl hesap verebilir bu düşünce ve prensiplerle çalışmış ve yaşamıştır.
Kırşehir gerçek bir sevdalısını, aşığını, hizmetkarını beklenmedik bir anda kaybetmenin şokunu yaşamaktadır. Çünkü bu ayrılış, bu veda çok erken zamanda oldu.
Evet be Mustafa Kardeşim gerçekten çok erken oldu. Aramızdan genç yaşta ayrılarak bizleri bırakıp gitmen hoş olmadı. Hem de Kırşehir’in, Mucur’un ve doğup büyüdüğün Aydoğmuş köyünün sana ihtiyacı olduğu bir anda. İlahi taktirin ne zaman geleceği belli olmaz ama Kırşehir’e lazımdın, Kırşehir’in sana ihtiyacı vardı. Kırşehir seni, sen Kırşehir’i çok seviyordun. İnsanlara yardımcı olmayı, mutlu etmeyi görev bilir, dertlerine derman olurdun, onların mutluluğuyla mutlu olur, sevinçleriyle sevinir, üzüntüleriyle üzülürdün. Ama gel gör ki çok erken ayrıldın aramızdan Mustafa Kardeşim. Ölüm Allah’ın emri bir şey demeye hakkımız yok ” her canlı bir gün ölümü tadacaktır. Bir nefes önce, veya bir nefes sonra. “ Ondan kaçış yok. Ancak yinede seni sevenlerin olarak keşke bu kadar erken olmasaydı diyoruz. Kırşehir için yapacakların, ideallerin, hedeflerin vardı. En azından hedeflerine, ideallerine ulaşmalıydın Mustafam.
Zira çok özel insandın.
Bir dokunuşunla insanları mutlu ederdin.
Hayatı cennete çevirirdin.
Bulunduğun her ortama huzur, mutluluk verir, neşe saçardın.
Vefalı, vatan, millet sevdalısı, sıcak insandın. Tuttuğunu koparır, elindeki telefonu sürekli başkalarına yardımcı olmak için kullanır, birilerini memnun etmeyi, sevindirmeyi, yardımcı olmayı görev bilirdin. Asla birilerine ait olmadın, her zaman birileriyle oldun. İhtiyaç duyulan her an da ortaya çıkarak yaptığın hamlelerle, dokunuşlarla sevenlerinin dertlerine derman olur, her şeyi yoluna koyardın.
Gerçek bir Anadolu aslanıydın Mustafam,
Gerçek bir Kırşehir yiğidiydin kardeşim.
Dürüstlük, yardımseverlik ve iyilik abidesiydin can yoldaşım.
Kardeşim Mustafa;
Cennete yakın, cehenneme uzak olasın,
Peygamber efendimize komşu olasın,
Ruhun Şad, mekanın cennet olsun,
Allah’ın Rahmeti üzerine olsun.
Kırşehir seni özleyecek, Kırşehir seni unutmayacak güzel insan.
Bizler sana hakkımızı helal ettik, inşallah sende bizlere hakkını helal etmişindir.
Ebedi istirahatgahında rahat uyu canım kardeşim.