Öteden bu yana güncel ve genel olarak yazmış olduğum köşe yazımda bu kez sizlerin iznini isteyerek doğrudan kendime ve çıkarmış olduğum “Aşkın ve Savaşın İzleri” isimli şiir kitabıma ilişkin bir paylaşımda bulunmak istiyorum. 1997 yılından bu yana yer yer ve kent kent yazmış olduğum şiirlerimi bu zamanlarda yüzeye çıkararak, dostların da gayretleriyle kitaplaştırmaya karar verdim.

Öteden bu yana güncel ve genel olarak yazmış olduğum köşe yazımda bu kez sizlerin iznini isteyerek doğrudan kendime ve çıkarmış olduğum “Aşkın ve Savaşın İzleri” isimli şiir kitabıma ilişkin bir paylaşımda bulunmak istiyorum.
1997 yılından bu yana yer yer ve kent kent yazmış olduğum şiirlerimi bu zamanlarda yüzeye çıkararak, dostların da gayretleriyle kitaplaştırmaya karar verdim.
Çalışmaya başlarken şiirler hazır, zira daha fazla kitaplaşma kapasitesine sahip şiirler çalışma arkadaşları tarafından büyük bir heyecan ve duygu özverisiyle seçildi. Burada sıkça alışık olduğumuz, okuduğumuz uzun mısralara koşan şiirlerden çok, birkaç mısrada bütün bir duyguyu anlatan şiirleri kitaba almak Editör’üm Fatma Coşar’ın yakaladığı en öznel çalışmalardan bir tanesi idi. İlerleyen şiirlerde ara ara atılan ve zaman zaman düşünsel, birazda felsefeye dönük bir paragraflık anlatım sekmeleri yine kronik bir şiir kitaplarından daha farklı kıldı eseri. Şiirlerin öykü başlıklarını atmak ve olurluluğunu tartışmak çok gecelerden ve uykulardan etti hepimizi desem yeridir. Ama sonuçlar küçük zaferlerin büyük mutlulukları oldu her defasında. Şiirlerin başlangıç sayfasından bu tarafa her şiire ait bir kentin sahibi olması ve tarihsel kronoloji olarak sıralanışı doğrusu bir başka hayat kattı kitaba. Kitabın adını koymak J , kaç fikir eleğinden geçirildi ve eserin adı ‘’Aşkın ve Savaşın İzleri’’ olarak bırakıldı. Kısaca kitap çok evrensel görüşlerle vücut buldu.
Eserin kapak fotoğrafı ise bir başka güzel. Kırşehir’de dağ taş gezen ve objektifiyle nerede bir yaşam bulsa orayı fotoğraflayan Bekir SAĞLAM Ağabey’im çokça güç kattı bize, yürüyüşümüze soluklar verdi. Buraya kadar başardık, ‘’o halde bütünüyle bu gelişme bizim emeğimizin ürünü olsun’’ dedik, eserin haklarını hiçbir yayın evine vermeksizin haklarımızla, aşklarımızla, gecelerimizle, umutlarımızla bugüne getirdik. Buraya kadar kitabın doğmasını arzulayan ve çıkması için bütün mücadelesini, güvenini ve büyüklüğünü sarf eden Eğitimci Mehmet YÜKSEL Ağabey’im Kırklareli’nden uzanıp Kırşehir’e; ‘’Ben de Kırşehir’liyim. Benim kentimde gerek köşe yazıları, gerekse duruşuyla bütün onur mücadelesini veren Deniz KILIÇ kardeşimle omuz omuza durmak, sanatına sahip çıkmak, Kırşehir’in kazanmasını, o kentin bir evladının büyümesini görmek gururların en güzelidir’’ diyerek koydu mutluluğu ve fırsatı önümüze. Bütün imkânlarını seren Mehmet Ağabey’in gurbet kokan umutlarını yere düşürmeden var gücümüzle çalıştık, yorulduk. Önce ona ve sonra kendimize ve Kırşehir’e bu küçük zaferi armağan ettik. 2015 Mart Ayı’nın ikinci haftası kendi öz gücümüzle çıkan “Aşkın ve Savaşın İzleri” şiir kitabımı, yine kendi özgücümüzle, sadece Kırşehir’de Derya Kitap Evi, Sevgi Sahaf Kitap Evi, Altın Kitap Evi ve Elit Kitap Evi’nde okurlara sunarak bugüne dek kazanmış olduğumuz il ve iller arası sivil toplum kuruluşlarına, sosyal-siyasal örgütlere ve dost ağlarıyla eseri iki hafta süre içerisinde % 70’lik satış düzeyi ile ulaştırdık. İkinci basıma ise şimdilerde hazırlanıyoruz. Kitabı daha fazla kitleye okutmanın en birincil sahası elbette kentimiz Kırşehir ve Kırşehir’lilerin hakim olduğu iller olacaktır. Bu sahalara her hafta sonu bir il çalışması ile söyleşi ve imza etkinliğiyle ulaşacağız. Kırşehir’i “Aşkın ve Savaşın İzleri” ile öykülendireceğiz. Zaman alacak olsa da, özgücümüz ile Kırşehir’i taçlandıracağımız bu başarının peşini elbette bırakmayacağız. Proje kapsamına aldığımız en hassas konu ise, eser ile ilgili ayrıca çok sayıda basım gerçekleştirerek elde edilen gelirleri Atatürkçü öğrencilere ulaştırmak olacaktır.
Toplumsal olayları ve bugüne dek en güncel biçimde kapsamına alan eser, barışın, kardeşliğin, bir arada yaşamın, huzuru kucaklayan insan psikolojisinin, çocukların, yokluğun, yoksulluğun, acıların, kayıpların, anaların ve bütün olumsuzluklara rağmen yeşeren umudun, aşkın konularını barındırmaktadır.
Eseri Kırşehir’e taçlandırmak adına 3 Nisan 2015 Cuma Günü Kırşehir İl Kültür Müdürlüğü Kültür Merkezinde saat 19:00’da İmza ve Söyleşi Etkinliği yaparak şiir severlerle buluşmak istedik. Kitabın doğuşu, şiirlerin yazım ve zaman öyküsü ve şahsımın sosyal görüşleri, mücadele yılları ile siz değerli halkımızla kucaklaşmak istedik. Kitabı daha önce temin eden ve o gün Kültür Merkezi’nde temin edecek olan okurlara eseri imza ederek ilerleyen zaman dilimlerinde il dışı söyleşi programının ilk adımını kentimde, kendi öz toprağımda başlatmak istedim. Ben bu kente ömrümün son anına dek kendi imkânlarımla sahip çıkmaya, adını zirvelere taşımaya söz veriyorum, ya siz sahip çıkmaya söz veriyor musunuz?
Öyleyse,
03 Nisan Cuma, Söyleşi ve İmza’ya hepinizi bekliyorum.