Grafik1

Siz paşa çocuğu musunuz?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Soruşturma Komisyonu haklarında rüşvet ve yolsuzluk iddiaları olan 4 eski bakanın Yüce Divan’a gönderilip gönderilmemesine ilişkin oylamada AKP’nin 9 ret oyuna karşılık, 5 evet oyuyla reddedilmiş oldu.
Bu konuda Hürriyet gazetesinden Ahmet Hakan şöyle yazmış:
“Ali Cenani, Cengiz Altınkaya, Cumhur Ersümer, Güneş Taner, Hilmi İşgüzar, Hüsamattin Özkan, Koray Aydın, Muhtar Katırcıoğlu, Mesut Yılmaz, Recep Önal, Sefa Giray, Suat Hayri Ürgüplü, Tuncay Mataracı, Yaşar Topçu, Zeki Çakan, İhsan Eryavuz, İsmail Özdağlar, Şerafettin Elçi…
Bunlar Başbakandılar. Bakandılar. Mühim adamlardı.
Kimi devleti zarara uğratmakla suçlandı, kimi yolsuzluk yapmakla… Kimi hırsızlık yapmakla suçlandı, kimi görevini kötüye kullanmakla…
Bunların hiçbiri Yüce Divan’a yollanırken…
“Bu hükümetimize bir darbe girişimidir” demedi.
“Bizi, ancak sandık yargılar” demedi.
“Bu bir tuzak, bu bir kaos planı” demedi.
“Yüce Divan’a güvenmiyoruz” demedi.
“Bizi Yüce Divan’a yollamayın” demedi.
Hepsi tıpış tıpış gitti Yüce Divan’a…
Bazısı ceza aldı, bazısı aklandı.
Bütün bu isimler, Yüce Divan’a gönderilmeye layık tiplerde…
Ey Muammer Güler, ey Egemen Bağış, ey Zafer Çağlayan Beyler!
Sizler Yüce Divan’ın önünde hesap vermelerini mümkün olmayan ayrıcalıklı şahıslar mısınız?
Paşa çocuğu musunuz?
Sorgudan, yargıdan münezzeh misiniz?
12 yılın ardından elit mi oldunuz?”

Doğru yazmamış mı?
Tabi ki doğru yazmış!
Yazsa ne yazar!
Meclis Soruşturma Komisyonu o meşhur 4 bakanı Yüce Divan’a göndermedi.
Varsın göndermesinler!
Bırakın bütün insanları; ailesinin, çocuklarının yüzüne bakabilecekler mi bu bakanlar?
Sütten çıkmış ak kaşık mı oldular yani şimdi?
İyi ki Yüce Divan’a gitmediler. Onlar Atatürk’ün Büyük Türkiye’sinde vicdanlarda mahkûm oldular.
Onlar ölünceye kadar böyle yaşayacaklar, ama Allah’ın huzurunda hesabı nasıl verecekler?