Benim bu sütunumun değişmez simalarından birisi de, Kırşehir’de herkesin yakından tanıdığı, değerli büyüğümüz, ağabeyimiz, dostumuz,  97 yaşında kaybettiğimiz Hacı Mehmet Gülten’dir.

O hayatı boyunca yaşadığı, gördüğü, bizim merak edip sorduğumuz anılarım nice dostlarına anlattığını biliyoruz.

 “Hacı Ağbi şu kuşçu Deli Abdurrahman’ın Deli Bekir’i nasıl öldürdüğünü anlat” dedik ve Hacı Mehmet Gülten Ağabeyimiz başlattı anlatmaya:

“1930’lu yıllarda orta mektepteydim. Kırşehir’in merkez nüfusu 10 bin civarında, Kırşehir’de hiç beton bina yoktu. Herkesin evi kerpiç yapılı, müstakil evlerdi. Bizim evimiz de Ahi Evran’daydı. O yıllarda Kırşehir’de kuş meraklısı, Kuşçu Deli Abdurrahman diye birisi vardı.

“Deli Abdurrahman, Aşağı Buğday Pazarı’nda kendisi gibi olan Deli Bekir’le kavga etmişler. Etrafındakiler ayırmışlar. İki gün sonra Kuşçu Deli Abdurrahman, çiftenin iki gözünü doldurup Deli Bekir’in Hılla Gölü’nün yakınındaki mezbahanın civarındaki bahçesinde patlıcan çapalarken Deli Bekir’e çiftesinin bir gözünü boşaltmış. Saçmaları yiyen Deli Bekir ‘Aman Deli Ağa bundan ölmem bir daha’ demiş. Bunun üzerine Kuşçu Abdurrahman ‘Amma zaybakmışsın’ diyerek çiftenin ikinci gözünü de boşaltmış ve Deli Bekir orada ölmüş.

“Kuşçu Deli Abdurrahman çifteyi omzuna atıp eve gelmiş. Hiç kimse de görmemiş. İki gün evinden dışarı çıkmamış. Kuşçu Deli Abdurrahman üçüncü gün sokağa çıkıp Aşağı Pazar yerindeki bir kahveye gitmiş. Bir masanın etrafına oturmuş. Kahvedekiler de ‘Deli Bekir’i öldürenleri karakolda dövüyorlarmış’ sözü üzerine ‘Karakol nerede Ağalar’ diyen ve Aşağı Pazar yerindeki kahvenin altında karakolun yerini öğrenen Kuşçu Abdurrahman doğruca karakola gitmiş. Komiseri bulmuş, ‘Arkadaş bu fukaraları niye dövüyorsunuz?’ demiş. Komiser de ‘Bunlar Deli Bekir’i öldürmüşler onun için dövüyoruz!’ demiş

Kuşçu Deli Abdurrahman ‘Bunları bırakın, Deli Bekir’i ben öldürdüm’ demiş. Ağır Ceza’da yargılanan Kuşçu Abdurrahman adam öldürmekten, 24 yıl ceza isteyen hakim ‘Dinle beni Deli Abdurrahman sana Türk Ceza Kanunu’nun suçuna uyan şu şu maddelerden 24 yıl ceza veriyorum’ demiş ve ardından hakim ‘Deli Abdurrahman’ın aklı dengesinin bozuk olması nedeniyle 4’te üçünün tenzil edilmesine, 4’te biri olan 6 yılın uygulanmasına, itiraz yolu açık olmak üzere’ diyerek kararını açıklamış. Hakim sormuş ‘Ne diyorsun Deli Abdurrahman bu cezaya?” Kuşçu Deli Abdurrahman hakime ‘Yav Hakim Bey, bu verdiğin ceza benim gibi bir babayiğide yakışır ceza mı? Ayıp ettin yani! Ne yapalım ben de üç senesini şu koluma, üç senesini de bu koluma yatar çıkarım. İşte bitti’ demiş. Hakim ‘Tamam Deli Abdurrahman biz de senin gibi düşündük’ demiş.”

İşte o yıllardan bu yıllara anlatıla gelen anılardan çıkmayan yaşanmış ilginç bir öykü. Ben de yıllar, yıllar önce Kırşehir’de yaşanmış ve hala o yılları unutulmayan böyle bir manidar hikâyesi siz okurlarımla paylaştım.

*ŞEVKET GÜNER