2021 yılına giriyoruz ya çalışan ücretlilerin maaşları, emeklilerin maaşları yeniden artırılarak düzenlenecek. Asgari ücret de her yıl yeniden belirlendiği için, içinde bulunduğumuz günlerde asgari ücret ne kadar olsun diye çalışmalar yapılmakta ve halende devam etmektedir.
Asgari ücret, çalışan emekçiye normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve yiyecek, kira, giyim, sağlık harcamaları, ulaşım giderleri ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün ekonomik koşullarına göre üst düzeyde karşılamaya yetecek miktar olarak tanımlanmaktadır.
Bugün 2.324 liralık asgari ücretle zor şartlarda geçinmeye çalışan aileler var. Asgari ücretliler 2.324 lira ile çocuklarının eğitim giderlerini, ulaşım giderlerini, ısınma, elektrik, su giderlerini, giyim ve sağlık ile yiyecek giderlerini bir ay süreyle karşılıyorlar, şu pahalılıkta nasıl karşılanır o da belirsiz. Muhtemelen 2021 yılı için de net 2800 lira civarında olacak, çünkü enflasyon rakamları buna göre uyarlanmış gibi. Zaten ilgili bakan ülkemizde yoksulluk, açlık, fakirlik sorunlarının ortadan kaldığını çoktan açıkladı bile…
Nedense asgari ücret hesaplamalarında çalışan hesaba katılır da onun aile bireyleri hesaba katılmaz. Çalışanın hangi bölgede ikamet ettiğine bakılmaz, üç kuruşluk asgari ücretten her nedense vergi kesintisi de yapılır. Bunların her biri ayrı ayrı çözüm bekleyen sorunlardır. Zira asgari ücret her yıl düşük bir miktar olarak belirlenir. Dört nüfuslu bir ailenin gıda, eğitim, sağlık, ulaşım, elektrik, su, doğalgaz, kira gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaya yetmez. Bir de şu günümüz koşullarında tüm temel tüketim mallarına her gün zam üstüne zam yapıldığı düşünüldüğünde asgari ücretin ne kadar yetersiz olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Onu kâğıt üzerinde, toplantılar yaparak, yazıp çizerek belirleyenler veya kürsülerde mikrofon karşısına geçip nutuk atan siyasi aktörler değil de, asgari ücretle yaşayıp geçinmeye çalışanlar daha iyi anlar.
Asgari ücret; çalışanın kendisinin ve aile bireylerinin ülkenin ekonomik ve sosyal koşullarında yaşamını sürdürebilecek insan onuruna yakışır bir ücret olarak ifade edilmektedir. Ancak ne yazık ki günümüz de pek de öyle değil maalesef. Asgari ücret bu şartlarda 3000 veya üzerinde bir rakam olması halinde birazcık olsun yaraya merhem olur, bunun altında verilecek her rakam yaşamın koşullarını zorlar.
Hafta başında bir siyasetçimiz medya aracılığıyla ülkenin içinde bulunduğu ve çözüm bekleyen sorunları anlatırken meseleleri mesele etmezseniz zaten mesele kalmaz diye bir laf etmişti doğru da söylemiş. Eğer bu gün asgari ücretin yetersiz olduğunu, istihdamın yaratılamadığını, ülkede yaşanılan yüksek enflasyonu, adaletsiz gelir dağılımını, ekonomik büyümeyi mesele etmezseniz çözüm bekleyen mesele zaten kalmaz.
Kırşehir gibi küçük illerde bile 2.324 liranın bile yetmeyeceği ortadayken, büyük illerde hiç yetmeyeceği ortadadır. 
Ülkede maalesef meseleler vardır, bunu çözmekte milletten görev alanlara düşer de 18 senedir çözemeyenlerin bu gün çözmesi mümkün değildir. Hadi haftaya açıklanacak asgari ücret rakamlarını bekleyelim ve çıkan sonucu yeniden değerlendirelim.