ÇİNİCİLİK.avi_snapshot_00.22_[2016.05.25_11.18.32] copy

KIRŞEHİR’DE unutulmaya yüz tutmuş el sanatları yeniden hayat buluyor.

Ahilik Haftası’nda Ahi Sokağı’nda yurdun çeşitli illerinin el sanatları sergileniyor.
Ahi Sokağı’nda Kırşehir’in yanı sıra Rize, Karabük, Gaziantep, Sivas, Mardin, Eskişehir, Ankara, Bursa ve İzmir gibi birçok ilden gelen el sanat ustaları, el emeği ürünlerini sergileyerek, tanıtımını yapıyor.
Kırşehirlilerin ilgisinin beklendiği Ahi Sokağı’nda el sanat ustaları birbirinden güzel ve değerli ürünlerini sergilerken, ziyaretçilerine de yapılışlarını anlatarak, gelecek nesillere aktarılması amacıyla gençlerin ilgisini çekmeye çalışıyorlar.
Rize dokumacılığı, Karabük nakış ve tel kırma, Gaziantep sedef, Sivas üfleme cam, Mardin camaltı resim, Eskişehir lüle taşı, Mardin tel kırma, Ankara iğne oyası, İzmir keçelik, Bursa çinicilik ürünlerinin sergilendiği Ahi Sokağı, Kırşehir halkını bekliyor.
Ahilik Haftası kapsamında Kırşehir’e gelen el sanat ustaları gazetemiz Kırşehir Çiğdem’e sanatları hakkında bilgiler verirken, unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarını yaşatmanın ve gelecek nesillere aktarmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirttiler.
İzmir Seferihisar’da atölyesinde 24 yıldır keçecilik yapan Kültür Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Ayfer Güleç, “Keçe dünyada ilk tekstil ürünü, yani dokuma kumaşlar başlamadan önce yapılan atkısı, çözgüsü olmayan sıkıştırma kumaştır. Günümüzde de hala aynı yöntemle yapılan bir kültür ürünü. Göçer kültürün en önemli el sanatlarından bir tanesi. Günümüzde kaybolmaya yüz tutan el sanatlarının başında geliyor. Toplum olarak çoban kepeneği dediğimiz zaman keçeyi algılıyoruz. Ama dünyada moda belirleyen, trend belirleyen çevreci bir materyal. Çünkü bir sağlık malzemesi ve onun için de çok kıymetli. Koyunyünü, zeytinyağlı sabunlu ve su ve insan emeğinden oluşan natürel bir ürün. Yeşil moda akımına giriyor ve insanların modern hayatta ilgiyle karşıladıkları ve severek kullandıkları bir materyaller arasında, çünkü keçenin termos etkisi var. Sıcağı sıcak, soğuğu soğuk koruyor. Vücudun ısı dengesini korumaya yardımcı oluyor. İpekli şallar, patikler, giysiler, kabanlar, ceketler, şapka gibi aklınıza gelebilecek her şeyi keçeden yapabilirsiniz” şeklinde keçe ile ilgili bilgiler verdi.
Kültür Bakanlığı Çini Sanatçısı ve Uludağ Üniversitesi Çini İşlemeciliği ile Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar mezunu Sevgi Vardarlı İnal, “İznik çinisi yaşatılması gereken Türk el sanatlarımızdan oldukça meşakkatli bir iş. Mineralleri birleştirir, hamurunu yaparız. Sonra tornada bunlar şekil alır. Bazen bir vazo, bazen bir tabak, bazen bir mumluk her şekle bürünür. Torna işlemi bittikten sonra kurutma işlemi olur ve 15 gün kadar kurur. Daha sonra 930 derecelik fırınlarda 3 gün boyunca pişer. Desenleri belirleyerek, parşömen kağıda çizeriz. Birer milim aralıklarla delinir, demir tozuyla geçiririz. Desenleri işlenir ve sır denilen bir madde ile kaplanır. Fırınlanır ve 3 gün boyunca 930 derecede tekrar pişer. Her bir ürünün ortaya çıkışı yaklaşık bir aydır. Hiçbir deseni kafanıza göre yapamazsınız, kuralları vardır. Çok keyiflidir. Çininin günlük hayatta da kullanılmasını istiyorum. Camilerde kalmasın. O yüzden takılar yaptık. Kırşehirlileri bekliyoruz. Daha fazla gelmelerini, eserlerimizi görmelerini bekliyoruz” dedi.

EBRU SANATI.avi_snapshot_04.42_[2016.05.25_11.42.29] copy
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde usta öğreticilik yapan ve aynı zamanda Kültür Bakanlığı Ebru Sanatçısı Saime Yücel de, “İki yıldır bu etkinliğe katılıyorum. Kırşehir’de olmaktan çok mutluyum. Çünkü Kırşehir sanata önem veriyor, değer veriyor. Burada olmak ayrıca bir gurur. İnsanlar çok meraklı, yağmur yağmasaydı. Geçen sene çok güzel bir yoğunluk vardı, inşallah bu sene de olur. Teknenin etrafında yığılma oluyor. Örenci sayısı çok fazla burada ve öğrenmek isteyen çok kişi var. Çocuklar çok meraklı ve ben de çocuklarla ilgilenirken çok mutlu oluyorum. Onlar ebruyu öğrensinler ki gelecek nesillere aktarsınlar. Ebru sanatı unutulmaya yüz tutmuş Osmanlı sanatlarındandır. Ama günümüzde ebruya artık çok önem veriliyor. Çok güzel eğitimler alınıyor, herkes çok bilinçli bu konuda ve yükselme devrini yaşıyor diyebilirim ebru sanatı. Bu nedenle mutluyum, gururluyum. Aslını yitirmeden ebru sanatını devam ettirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
BU ARADA Cacabey Meydanı’nda da kurulan ve Ahilik Haftası sonrasında da açık kalacak stantlarda el sanatları ürünlerinin satışı yapılırken, Kırşehir Yardım Sevenler Derneği’nin standında sac böreği ve çığırtma satışları yapılarak, öğrencilere destek olmaya devam ediliyor.
Muhabir: TE Bilişim