Kırşehir’de 15 Temmuz 2016 Cuma saat 23. 03 telefonum çaldı arayan bir dost tu “Neredesin? Ne yapıyorsun.

Kırşehir’de 15 Temmuz 2016 Cuma saat 23.03 telefonum çaldı arayan bir dost tu “Neredesin? Ne yapıyorsun..? Haberleri dinledin mi? duydun mu?” dedi.
Panik halinde bir ses “neyi?” dedim “darbe oldu?” dedi. “Nne darbesi?” dedim, “hemen televizyonu aç” dedi…
Televizyonu açtım darbe girişimi başlayalı yarım saat olmuştu bile…
Darbe haberinin hemen akabinde devlete ve hükümete destek veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli başta olmak üzere diğer tüm partileri de tutum ve duruşlarından dolayı taktir etmek lazım.
Meclis Genel Kurulu da olağanüstü toplanmaları ve bu olaya ortak tepki vermeleri tarihte bir ilk oluyor. Halkın istediği gerçek meclis bu olmalı.
Büyük Türk halkı, Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Alevisi, Sunisi, tüm ülke vatandaşı ortak tavır alıp millete yani biz kendimize darbe yaptırtmayız dedi.
Sivil toplum örgütleri ve sivil kuruluşlarda desteği halktan yana oldu.
Basın mensupları da ilk kez ortak tavır alarak vatan ve millet taraflı yanlı yayın yaptılar. Bir iki gazete ve bir iki tv kanalı hariç hemen hemen hepsi milletten tarafa yayın yaptı.
İki yüzlü Avrupa ve diğer alçak ülkeler yine Büyük Türkiye’nin bölünmesine destek verdiler nerede ise bayram modunda idiler…
Siz iki yüzlü alçaklarsınız. Sizi eskiden de sevmiyorduk bundan sonra da sevmeyeceğiz.
Halk dünyaya çok büyük mesaj verdi ne dedi biz tüm gruplarla, tüm partilerle, tüm halkla, tüm basın yayın kanalları ile “mesele ülkemizin geleceği ise, konu ülke bütünlüğü ise bundan 100 yıl önce olduğu gibi yine tek yürek tek güç olarak bunların karşısında durduk durmaya da devam edeceğiz” dedi.
“Korkun bizden, biz Türkiye Cumhuriyeti Devletinin 79 milyon askeriyiz” dedi. “Biz Suriye, Irak, Mısır değiliz, olmayacağız da” dedi.
Bundan sonra alçak iki yüzlü Avrupa ve batı düşünsün. Halkın tavrı net, “Biz milletin tarafındayız, halk iradesinin tarafındayız, darbenin karşısındayız, namlusunu halka çeviren bir kısım hain askere selam durmayacağız” dedi.
Bir de karşı tarafta olanlar vardı yanı halkın milletin değerlerini hiçe sayan bir grup zavallılara bakalım ,ne demişler?
Tiyatro imiş !
Madem tiyatroydu, halk tankların üzerine yürürken siz market ve ATM kuyruklarında ne arıyordunuz, tiyatro bileti mi alıyordunuz?
Tayyip Erdoğan’ın işi yok AKP’nin oyunu! Demek cumhur reisin işi, demek AKP’nin oyunu öyle mi?
Adam 200-300 rütbeliyi bu tiyatroya ikna edip "önce ülkeyi ateşe verin sonra ben de sizi idam edeyim" dedi ..
Öyle mi?
Çok iyi ya siz geri zekalısınız, ya da gezi zekalı embesilsiniz.
Hiç şaşırmadık. Çünkü siz daha önce de aynı şeyleri söylediniz bizi hiç şaşırtmadınız.!
Siz görmediniz, görmezden geldiniz belki ama o gece Cumhur reisin Başbakanın hatta diğer açıklama yapan devlet büyüklerinin sesi titriyordu.
Bu işler bu kadar kolay değil.
Ortada bir tiyatro varsa bunu ancak ülke adına halk yapar yaptı da…
Suçsuz günahsız erlere linç girişiminde bulunan, bulunmak isteyenleri de şiddetle kınıyorum. Ama onlar kimin rütbeli, kimin rütbesiz olduğunu bilmeden ve size devletin silahı ile ateş açan, üzerinize tank süren ve uçaklardan bomba gönderen askere daha şefkatli bakamazlardı.
Cumhurbaşkanı köşküne, Genel Kurmay Başkanlığına, Milletin Meclisine, Devletin polisine ve vatandaşa ateş açanları hiçbir şey masum gösteremez. Kimse de göstermeye çalışmasın.
Yine de masum askerlerimiz, bizim evlatlarımız, gözbebeğimiz devlet mutlaka onları diğer hainlerden ayırt edecektir.
Neymiş salakça bir planmış! Darbe sabah 03.00’da tam teşekküllü planlanmıştı fakat Genel Kurmay Başkanı hareketliliği fark edip karargahta kaldı ve bu olayı yanındaki hainler İstanbul’a bildirdi bu yüzden operasyon 6 saat erken başladı...
İstanbul Arnavutköy'de tank birliğindeki binbaşı olayı fark edip emniyeti aradı belediyenin iş makineleri kışlanın kapısını kapattı. Orada 2 albay, 1 polis şehit oldu. Ama tanklar çıkamadı.
Cumhurbaşkanının 1 haftadır yeri bilinmiyordu. Hain yaveri yerini söyledi, ama yine operasyonun erken başlamasından dolayı Cumhurbaşkanı oteli terk ettikten sonra hainler geldi, Cumhurbaşkanı ölümü göze alarak İstanbul'a uçtu. İstanbul’a indi eğer Ankara'ya inseydi helikopterler havalimanında veya sarayda vurmak için hazır bekliyordu burada da 1. Ordu Komutanı olaya el koydu, “Sizi acilen İstanbul'a bekliyoruz” dedi...
Ve buna benzer bir çok şeyleri hepimiz televizyonlarda izledik. Ama siz halâ inanmayıp komplo teorisi diyeceksiniz eminim ki.
Hesapları nende tutmadı? Vvatan hainlerinin olduğu kadar vatanı canı pahasına savunacak kahraman Türk askeri ve haklı planlarına dahil etmedikleri için darbe sadece girişimle kaldı.
Tabi ki birde Yüce yaratıcının hesabı vardı…
Allah bu millete bu devlete değil darbeyi darbe girişimini bile göstermesin. 2. Kurtuluş Savaşımızı başarı ile verdik ama meydanları hiç boş bırakmayacağız.
Ne demiş Mustafa Kemal Atatürk “ Uyuyan milletler ya ölür, ya da köle olarak uyanır” demiş.
Uyumak meydanları boş bırakmak yok. Taa ki tek bir vatan haini kalınmadığı ortaya çıkıncaya kadar.
Devlet bunu yaparken suçsuz masum memur, polis, askerini mutlaka korumalıdır. TSK bizim dün olduğu gibi bugün de, yarın da hep göz bebeğimiz olacaktır.
Bu vesile ile idamın yeniden gelmesi artık şart olmuştur. Vatana hainlik yapan, bölücülük yapan hatta çocuk ve kadın tecavüzcülerine karşı idam yeniden ve hemen gelmelidir.
Kazanan Yüce Türk halkı ve Büyük Türkiye olmuştur. Bunun dışında hiçbir saçma iş aranmamalıdır.
Biz bir olalım iri olalım diri olalım bizi kimse yıkamaz yıkamayacakta…
Şehitlerimize başsağlığı, yaralılarımıza acil şifa dilerken, milletimiz var olsun diyorum…